Anavatan kanadının tasfiyesiyle biten DP il kongresi sonrası Meliha Bağcıoğulları’ndan çarpıcı bir benzetme

Gelişmeleri sürekli olarak bu sayfalardan aktarmaya, duyduklarımızı paylaşmaya çalışıyoruz. Demokrat Parti’nin mahkeme kararıyla yapılan olağanüstü il kongresi öncesinde, kongre sırasında ve sonrasında gerçekten çok ilginç gelişmeler yaşandı.
Önce…
DP Genel Merkezi, aralık ayında İl Başkanı olarak atadığı Ayhan Barışıcı ve yönetimini kongre öncesinde resmen ortada bıraktı.
Ankara’ya çağrılan Abdullah Biçen dönüşünde “Genel Başkan Cindoruk ve Genel Merkezin isteğiyle” adaylığını açıkladı.
Kongrede…
Genel Merkez’den gelen temsilcilere tepki gösterip konuşturmayan delegeler, aynı şeyleri söyleyen Genel Başkan ve Genel Merkez’in adayı Abdullah Biçen’i alkışlarla seçti.
Fakat…
Biçen’in yönetim kurulu listesi yalnızca DYP/DP misyonundan gelenlerden oluştuğu için “partinin Anavatan kanadının kongrede tasfiye edildiği” izlenimi doğdu.
Böylece…
Hiç beklemedikleri bir anda “aldatılmışlık” hissine kapılan Anavatan kökenli DP’liler, gelinen noktada, yani kendilerinin tasfiye edilmesinde Genel Merkez’in rolünün ne olduğunu merak etmeye başladılar.
Sonrasında…
Yeni İl Başkanı Abdullah Biçen’in devir-teslimine DP Genel İdare Kurulu Üyesi Orhan Efe’nin cep telefonundan mesaj göndermesi, mesajın içinde de “SMS ile yaptığınız davet” ifadesine yer vermesi partinin yeni döneminde derin bir çatlak oluştuğunu gözler önüne serdi.
Derken…
Anavatan Partisi’nin son İl Başkanı olan, birleşme sonrası Aralık 2009’da atanan Ayhan Barışıcı yönetiminde de İl Başkanvekili olan Meliha Bağcıoğulları’ndan cep telefonumuza çarpıcı bir örnek içeren mesaj geldi.
Mesajın çarpıcılığı…
DP’de yaşanan duruma Bağcıoğulları’nın, dünyaca ünlü yazar Tolstoy’un bir dünya klasiği olan romanı Harp ve Sulh’ten yaptığı bir benzetmeden kaynaklanıyor.
O mesajda…
Meliha Bağcıoğulları önce “Harp ve Sulh 1804-1812 Fransa-Rusya savaşını anlatır bildiğiniz gibi” anımsatmasını yapıyor ve şu tarihi gerçeği şöyle özetliyor:
“Napolyon Moskova’ya girer ama şehir bomboştur. Muhatap olacak ne bir komutan, ne bir devlet adamı vardır. Kazandığı savaşın yanında neler kaybettiğini o zaman anlar.”
Sonra da…
Sözü, 16 Mayıs günü bu sayfalarda yer alan “DP’de işler giderek zorlaşıyor… Anavatan kanadı kongrede tasfiye oldu, görüşmeler SMS’le yapılıyor” başlıklı yazımıza getiriyor:
“Devir teslimle ilgili yazınız bana bunu hatırlattı.”
Gördük ki…
DP’de çatlak dışarıdan görünenden daha derin. Bunu gidermek pek kolay olmayacak gibi duruyor.
En azından…
Partinin teşkilat yapısına bakışında, birleşme sürecindeki sözlerin dışında bir yaklaşım hissediliyor.
Daha açık söylemek gerekirse, DP Genel Merkezi’nin teşkilatlara “Anavatan kanadının tasfiyesi için göz kırptığı” izlenimi doğdu ki, bu da kolay giderilebilecek bir çatlama değil.
Yani…
Oluşan o çatlaktan su yürümeye devam ederse, parçalar bir birinden ayrılabilir gibi bir varsayım bile oluşuyor.