Açıkça söylemek gerekirse… Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek’in basın toplantısına giderken sıradan bir toplantı olacağını düşünüyorduk.
Fakat…
Karşımıza, özlenen üniversite yolunda çok önemli söylemler çıktı.
Örneğin…
Rektör Prof. Dr. Dilek’in, yardımcıları ve bazı dekanlarla birlikte düzenlediği toplantıdaki sunumunda, yönetim anlayışını tanımlarken kullandığı “adalet, ortak akıl, şeffaflık, hesap verme ve hoşgörü ilkelerini çok önemsedik.
Dahası…
Yine Rektör’ün özellikle vurguladığı gibi “iç çekişmelerinden arındırılmış” bir üniversite yönetimi hedefini de çok önemsedik.
Hele…
Yönetimde hesap verebilir olma hedefi bir üniversite için gerçekten çok önemli.
Yanı sıra…
Bilimsel hedefler var ki, onlar zaten Uludağ Üniversitesi gibi ülkenin dev kurumlarından birinin olmazsa olmazı özelliği taşıyor.
Eğitim kalitesi için eğitim alanlarının ve üniversitenin sosyal ortamlarının iyileştirilmesi yolundaki hazırlıklar da ikinci üniversitenin başladığı, vakıf üniversitelerinin yolda olduğu bir süreçte yüksek öğrenim rekabeti adına zamanında atılan adımlar olarak dikkat çekiyor.
Bir şey daha…
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek görevde altıncı ayında düzenlediği basın toplantısında öneri de aldı. Bir çeşit düşünce öğrenme seansına dönüşecek bu tür toplantıların altı ayda bir tekrarlanacağını da vurguladı.
Kısacası…
Prof. Dr. Dilek’in alışılmışın dışına çıkan biraz da sarsıcı etki yapan yaklaşımı, Uludağ Üniversitesi’nde yeni bir sayfa açıldığını gösteriyor.
Bu sayfanın söylem olarak kalmaması için kentin de aynı refleksle yeni bir buluşma noktası oluşturması gerekiyor.
Hem de bir an önce.
–Hastane için net tavır–
Sağlık Bakanı Recep Akdağ son dönemdeki açıklamalarında, sorunlar yaşayan üniversite hastanelerini devralmak istediklerini söylüyor.
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek dün buna karşı çıkarken şunu söyledi:
“Hastanenin devri benim imzamla olacaksa, o imzayı asla vermeyeceğim. Kanun çıkarırlarsa yapabilecek bir şeyim yok.”
–Üniversite de kırgın–
Uludağ Üniversitesi için bugüne kadar yapılan en önemli eleştirilerin başında kentle bütünleşememesi ve kimi kent konularında önderlik edememesi geliyor.
Rektör Prof. Dr. Dilek dün bu konuya değinirken, düzenledikleri Kentleşme Sempozyumu’na yerel yönetimlerden kimsenin katılmadığını söyledi.
Gördük ki, Üniversite de kentin ilgisizliğine kırgın.