Mayıs 1977’de gazeteciliğe çırak olarak Bursa Marmara gazetesinde adım attığımızda İstihbarat Şefi olarak rahmetli Fuat Erdur haberin patronuydu. Rahmetli Hayrullah Aykut polis-adliye, İsmail Akgül de bunun dışındaki tüm haberleri takip ediyordu.
Mehmet Ali İncioğlu ise tek başına Spor Servisi olarak çalışıyordu. Maçları ve spor haberlerini izliyor, fotoğrafları çekiyor, karanlık odaya girip fotoğrafları tab ediyor, spor sayfasının mizanpajını çiziyordu.
Bir gün…
Haberden geldi, bir başka habere gitmeden önce filmini yıkayıp fotoğraflarını basmak için acele etti, ama karanlık oda doluydu. Çıkan tartışmaya kızıp istifa etti.
Mehmet Ali çantayı bırakıp gittiğinde Merinos Sahası’nda maçlar vardı. Fuat Abi maçları izlemek üzere çantayı bize teslim edince muhabir olduk.
Kısacası…
Herkesin meslek yaşamında kırılma anı vardır, bizim kırılma anımız Mehmet Ali oldu. O bakımdan yeri bizim için hep ayrıydı. 41 yılı aşkın süre geçti. Bir daha aynı gazetede çalışamadık, ama bağımız hep sürdü.
Kanserden yoğun bakımda yattığını öğrenince çok üzüldük, ölüm haberi ise yüreğimizi kavurdu.
Bursa basını gerçek bir gazeteciyi ve cefakârını kaybetti. Allah rahmet eylesin, başımız sağolsun.
