
Seçim süreci başladığında, CHP içinde tavrını ilk ortaya koyanlardan biri Metin Çelik oldu. 3 yıl sürdürdüğü il başkanlığından ayrılıp aday adaylığını açıkladı.
Süreç…
CHP’nin adaylarını önseçimle belirlemesi kararını getirince o da yollara düştü.
Nitekim…
Yenişehir dönüşü uğrayıp çay molası verdiğinde, “Başkan ilçelerde kendini anlatmana gerek oluyor mu?” diye sorduk.
Şu cevabı verdi:
“Ben bu partide 2 yıl Nilüfer İlçe Başkan Yardımcılığı, 12 yıl Nilüfer İlçe Başkanlığı, 3 yıl da İl Başkanlığı yaptım. Partinin son 17 yılında varım.”
Devam etti:
“Kendimi anlatmaktan hiç yüksünmem, yılmam. Bunu bir görev sayarım, bıkmadan anlatırım.”
Şunu ekledi:
“Evet, gittiğim yerlerde kendimi anlatırken hiç sıkıntı çekmiyorum. İnsanlar beni zaten biliyorlar, her yerde de sevgilerini gösteriyorlar.”
Gerçi…
Siyasette il ya da ilçe başkanlığı görevleri adaylıklarda avantaj gibi görünür, fakat herkesi memnun etmek mümkün olmadığı için bazen dezavantaj haline gelir, hatta zarar bile verir.
Anladığımız kadarıyla…
3 yıllık CHP İl Başkanlığı görevinden aday adayı olmak için ayrılan Metin Çelik böyle bir sıkıntı yaşamıyor.
Aksine…
CHP örgütüyle bütünleşmenin örneklerini sergiledi:
“Partide her kesimin bütünleştiğini görüyorum. Bu da beni mutlu ediyor. Ayrıca müthiş bir hareketlilik var, önseçim nedeniyle üyelerimizin mutlu ve heyecanlı.”
Şunun da altını çizdi:
“Partililerimiz, önseçim kararından sonra CHP üyeliğinin ne kadar önemli olduğunu gördüler. O nedenle 7 Haziran seçimini daha da önemsediler.”