Her şey bir tezahüratla başladı, medya forma giydi, bugün olaylar nerelere geldi

Daha en baştan düşüncemizi açık açık söyleyelim: Ligin ilk yarısında Bursa Atatürk Stadı’nda oynanan Bursaspor-Diyarbakırspor maçı sırasında Bursaspor tribünlerinden hangi nedenle olursa olsun Diyarbakır ve Diyarbakırlılar hedef alınarak yapılan tezahürat yanlış ve çirkindi.
Çünkü…
Futbol sahalarıyla ilgisi olmayan bu tezahürat, ülkenin içinde bulunduğu özel süreç nedeniyle bölücülük tartışmalarını gündemde tutmak, belki de bir yerlere selam çakmak isteyenler için büyük bir koz oldu.
Gerçi…
Diyarbakırspor  kafilesi yıllardır gittikleri kentlerde bu ve benzeri tezahüratlarla hep karşılaşıyordu ama bu kez sürecin özel ve hassas olması işi Bursa Atatürk Stadı tribünlerinde bırakmadı.
Bu noktada…
O günden bu yana yaşananları aklımızda kaldığı kadarıyla madde madde sıralamakta yarar görüyoruz:
Bir…
Bursaspor taraftarlarının ligin ilk yarısında Bursa’da oynanan maçta yaptığı tezahürat gereksiz ve çirkindi ama olaylar iki takımın taraftarları arasında yaşandı.
Yaralanmalar da iki takımın taraftarlarının bir birlerine koltuk parçalarını atmalarından oldu.
Buna karşın…
Sahada mücadele eden futbolculara yönelik en küçük fizikî bir hareket bile olmadı.
İki…
Yıllardır hemen her yerde karşılaştığı benzer tezahürat Diyarbakırspor Başkanı’nı bezdirmiş olmalı ki Bursaspor maçı sonrası resmen isyan etti.
Belki de…
Bundan sonra gittikleri yerlerde benzer tezahüratla karşılaşmamak için Futbol Federasyonu’nu baskı altına almaya çalıştı.
Federasyon ise önce Bursaspor ve Diyarbakırspor başkanlarını bir araya getirerek uzlaşmayı sağlamayı ve gerginliği bitirmeyi amaçladı. Böyle davranmakta da haklıydı, çünkü olayın kulüple ilgisi yoktu.
Yine de…
Sonrasında başka kentlerde bir daha benzer görüntüler yaşanmaması için Disiplin Yönetmeliği’nde değişiklik yaptı ve bölücü tezahüratı ağır ceza kapsamına aldı.
Üç…
İki kulüp arasında gerginlik giderildi ama işe bir anda kendilerine ulusal basın diyen İstanbul medyası el attı.
Yaygın medya inanılmaz derecede tahrikçi yayınlarla konuyu gazete sayfaları ve televizyon ekranlarına taşıdı.
Hatta…
Sunduğu ana haber bülteninde Diyarbakırspor forması giyen anchormanler görüldü.
Bununla da kalınmadı…
Daha ileri gidip Bursaspor taraftarını ve koca Bursa kentini bölücü ilan etme noktasına varacak yayınlar yapıldı.
Dört…
Herkes unutulduğunu sandı ama Diyarbakır Atatürk Stadı’nda bugün tüm Türkiye’nin gözleri önünde inanılmaz olaylar yaşandı.
Allah’tan maçı Lig TV canlı yayınladı da olayları herkes yoruma gerek kalmaksızın gördü.
Diyarbakırspor taraftarı maçın oynanmaması için her şeyi yaptı. Maç öncesi ve maç sırasında ellerine geçen her şeyi sahaya attılar. Atacak bir şey kalmadığında da tribünlerdeki betonu söküp parçalarını taş olarak attılar.
Beş…
Aralarında Diyarbakırspor’un küme düşürülmesini hedefleyen provokatörler var mıydı bilemiyoruz, ama hep birlikte gördük ki orada futbol oynamak mümkün değildi.
Emniyet’in cansiperane çalışmasına karşın top kenarlara her geldiğinde Bursasporlu futbolcuların başına yabancı madde yağdı.
Bu arada…
Yeşil-beyazlı futbolcular oynanan dakikalarda iyi ki gol atamadılar. Ya bir de Bursaspor gol atmış olsaydı neler olurdu, insan düşünmek bile istemiyor.
Altı…
Maçın hakemi de o koşullarda futbol oynanamayacağının farkına vardı.
Galiba…
İvankov’un iki kez atılan taşlar nedeniyle tedavi olması sırasında maçı tatil etmeyi düşündü.
Ama…
Bursasporlu futbolculara atılan taşlar nedeniyle maçı tatil etmeyi göze alamadı. Korner ve taç atışlarında sahaya yağdırılan taşlardan birinin yardımcı hakeme geleceğini o da biliyordu. Nitekim yardımcı hakeme gelen ilk taşta maçı tatil etti.
Yedi…
Maçın tatil edildiği anonsundan önce Bursaspor kafilesinin stattan çıkarılması çok doğru bir karardı.
Eğer…
Tribünler kararı duyduktan sonra Bursaspor kafilesi stattan çıkarılsaydı olaylar çok daha büyür, Diyarbakır kentinin belki de tamamına yayılırdı. Yeşil-beyazlı kafilenin sağ salim Bursa’ya dönmesi ise tesellimiz oldu.
Sekiz…
Bursaspor
taraftarı cuma günü maç için Diyarbakır’a gitmelerine izin vermeyen Bursa Valisi Şahabettin Harput’a kırıldı ama yaşananlar Vali Harput’un ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Vali’nin deneyimi olayların çok daha büyümesini engelledi.
Sonuç olarak…
Ligin ilk yarısında Bursa Atatürk Stadı’nda hiç onaylanmayan bir tezahüratla başlayan gerginlik, ulusallıktan uzak İstanbul medyasının işi Diyarbakırspor forması giymeye kadar vardıran tahrikiyle bugün insanı ürküten ve futbol adına düşündüren boyutlara ulaştı.
Olan da futbolun kitleleri buluşturan, birleştiren ve kaynaştıran özelliğine oldu, futbolun eğlence yanı ağır yara aldı.
Bir şey daha…
O günden bu güne gaza getirilen Diyarbakırspor’a ise gerçekten yazık oldu.
Maç sırasında eline mikrofonu alıp taraftarlarına yalvaran, hatta Sivasspor’un mağlup durumda olduğunu bile haykırarak söylemek durumunda kalan Diyarbakırsporlu futbolculara da üzüldük.