Bakan Çelik, kurultay ve Bursa’yı yorumladı Devlet Bakanı Çelik’e göre milletvekillerinin birliği nasıl bozuldu? Meclis’te Başkanlık Divanı seçiminde neden başarılı olunamadı? MKYK’ya Bursa’dan neden kimse giremedi? Kimlere “Benim şevkimi kırmayın” dedi?
Kurultayı izleyenler aynı görüşte birleşiyorlar: Adalet ve Kalkınma Partisi bugüne kadarki en kalabalık ve coşkulu kurultayını yaptı.
Öyle ki…
Bursa’dan, delegelerin dışında kurultaya 55 otobüs partili gitti. Ama Merkez Karar ve Yönetim Kurulu aday listesi açıklandığında, Bursa’dan kimsenin olmaması pek çok kişi için sürprizdi.
Bunu dünkü yazımızda şöyle yorumladık:
Erdoğan, kurultayda üstünün çizileceği beklenen Devlet Bakanı Faruk Çelik’i Bursa’da tek yetkili bıraktı.
Dahası…
Çelik’e alternatif ve teşkilatta yeni zorlamalara neden olabilecek bir yaklaşımın önünü açmadı.
Yani…
Kurultaydan Çelik gücünü koruyan, rakip olabilecek yapıları da ekarte eden sonuçla çıktı.
••••••••••
Aynı konu…
Kurultay sonrası Devlet Bakanı Faruk Çelik’in delegelere verdiği yemeğin de gündemiydi.
Geçen kurultayda Grup Başktanvekili olarak delegeleri ağırlayıp yemek veren Çelik, bu geleneği sürdürmüş oldu.
Milletvekillerinden Altan Karapaşaoğlu, Canan Candemir Çelik, Ali Kul ve Mehmet Ocakden’in bulunmadığı yemeğe belediye başkanları ve ilçe başkanlarının çoğu katıldı. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ise, Dünya Su Kayağı Şampiyonası nedeniyle yemeğe katılamadan Bursa’ya dönmek zorunda kaldı.
Yemekte…
Devlet Bakanı Faruk Çelik, kurultayı değerlendiren önemli konuşma yapan Çelik içini de döktü:
“2002’de Bursa’dan 12 milletvekili arkadaş seçilip geldik. Ben o dönem Grup Başkanvekili olarak arkadaşlarımı topladım ve beraber hareket etmemiz gerektiğini söyleyip görev dağılımı yaptım.”
Devam etti:
“Bu bir süre gitti. Fakat sonra bazı arkadaşlar kendi başlarına hareket etmeye başlayınca, birliktelik de bozuldu.”
Son dönemi anımsattı:
“2007 seçimlerinden sonra yine toplandık. Fakat bu da 1 yıl sürdü ve birlik yine bozuldu.”
Kendisine yönelik açıklamalar nedeniyle sitemini açık açık ortaya koydu.
“Basının da bu oyuna katılmasıyla, bazı arkadaşlar Bursa’nın artık tek kutuplu olmayacağını söylemeye başladılar.”
Ardından…
TBMM Başkanlık Divanı seçimlerini anımsattı:
“Meclis’te Başkanlık Divanı seçimleri yapılırken maalesef bazı arkadaşlar bizlerle hareket etmediler ve başka odaklardan destek aradılar.”
Şunu ekledi:
“Şunu hepinizin önünde çok açık söylüyorum. Eğer birlikte hareket edebilseydik, emin olun ki içimizden bir arkadışımız o Başkanlık Divanı’nda görev alabilirdi. Ben de karışmadım.”
Daha sonra…
Kurultaya yönelik kulis çalışmalarına geldi:
“Büyük kongre öncesinde bazı arkadaşlarımın MKYK üyeliğine niyetli olduğuna sağdan soldan duydum. Ama kimse gelip bizden destek istemedi.”
Kendi pozisyonunu açıkladı:
“Baktım ki kimse gelip destek istemiyor, herkes kendi başına bir şeyler yapmak istiyor, o zaman ben de olumlu ya da olumsuz hiç görüş belirtmedim.”
Şunu söyledi:
“Eğer beraber hareket edebilseydik, MKYK listesine de kesinlikle Bursa’dan birini sokabilirdik.”
Delege yemeğinde içini döken Bakan Çelik, bu sözlerin ardından delegelere seslendi:
“Ben siyaseten gelebileceğim yerlere geldim. Tüm mesaimi Bursa’ya veriyorum. Bir çok şeyi de hallediyorum. Sizlerden istediğim şu: Benim şevkimi kırmayın.”
Sözlerini şöyle tamamladı:
“Bursa olarak yönetime kimseyi veremediğimiz için üzüldük. Ama istediğimizi alabilirdik de. Bu bize ders olsun.”
Baykal’dan Akdoğan yönetimine tam destek, Dönmez’e de moral geldi
Başlangıçta program iki günlük olarak hazırlanmıştı. Ziyaretler ve toplantılara ilişkin tüm ayrıntılar da buna göre belirlenmişti.
Fakat…
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal son dakika sürpriziyle Bursa programını tek güne indirdi.
Öyle olunca…
İki güne göre hazırlanan program, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’ndaki iş dünyasıyla buluşma toplantısı ve CHP’nin seçim kazandığı belde belediyelerinin ziyareti çıkarılarak tek güne sıkıştırıldı.
Öyle olunca…
Kısa zaman aralıkları içinde uzun mesafeler arasında bir programı hazırlayıp uygulama zorunluluğu doğdu.
Örneğin…
Yenişehir Havaalanı’ndan Nilüfer’e gelindi. Belediye ziyaretiyle Çalı ve Özlüce’deki açılışlar, Görükle’deki Çağdaş Eğitim Kooperatifi ziyaretinin ardından Gemlik’e gidildi. Oradan da tekrar Yenişehir Havaalanı’na dönüldü.
Programa…
İki noktada ekleme yapıldı. Birinde, Nilüfer’de biraz da gazetecilerin sıkıştırmasıyla yapılan basın açıklaması süreyi uzattı. Diğerinde ise Görükle’den çıkıp Gemlik’e giderken Baykal yolu üstündeki Muzaffer Önadım’ı ziyaret etmek istedi.
Yine de…
Baykal’ı taşıyan uçak Yenişehir’den, planlanandan 20 dakikalık gecikmeyle kalktı. Doğrusu, bir birinden kopuk ve uzak aralıklarla gerçekleştirilen programlara rağmen dönüş saatinin 20 dakika sarkmayla sınırlı kalması programın başarısını gösteriyor.
Nitekim…
Hem CHP İl örgütünün organizasyon başarısı, hem de bu kadar uzak yerlerde polisin aldığı önlem sayesinde programın akıcılığının sağlanması Baykal’ın da dikkatini çekti ve İl Başkanı Gürhan Akdoğan’a teşekkür etti.
Dün de…
Akdoğan kusursuz orgarnizasyona yardımları nedeniyle Bursa Valisi Şahabettin Harput ile Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya’yı arayıp teşekkür etti.
••••••••••
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın cumartesi günkü Bursa programıyla ilgili haberler ve meslektaşlarımızın köşe yazılarındaki değerlendirmeleri dün yerel gazetelerde yer aldı.
Bu gezide…
Baykal’ın açıklamaları arasında yer alan ve CHP’nin Bursa’daki yapılanması açısından önem taşıyan bir ayrıntı daha var.
Bursa’yı önemsediğini anlattığı cümlelerin ardından Baykal şunu söyledi:
“Bursa’da il yönetiminin yaptığı çalışmaları dikkatle izliyoruz. Son dönemdeki bu çalışmalardan memnunuz. İl Başkanımızın ve Bursa’daki yönetici arkadaşlarımızın performansı bizi çok mutlu ediyor.”
Bu sözler…
Son günlerde olağanüstü kongre ve disiplin süreci haberleriyle tartışılan CHP İl örgütü açısından önemliydi.
Dahası…
İl Başkanı Gürhan Akdoğan ve Parti Meclisi Üyesi Ali Nihat Irkörücü birlikteliğindeki örgüt çalışmalarına CHP Genel Merkezi’nin bakışını çok net bir şekilde ortaya koydu.
••••••••••
Bu arada…
Programlar arası uzun yolculuklar sırasında Baykal, otobüste belde belediye başkanlarıyla da tek tek konuştu.
Her belediye başkanına “Sevgili başkan ne var, ne yok, sizin orada durumlar nasıl?” diye soran Baykal’a, başkanlar da yaşadıkları sorunları anlattılar.
Sıra…
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün geçen hafta Türkiye Değişim Hareketi olarak yaptığı toplantıya katılan İnegöl’e bağlı Kurşunlu Belediye Başkanı Erkan Dönmez’e geldiğinde, çevredeki ilgi de arttı.
Bunun üzerine…
Dönmez de söze “İzin verirseniz, son günlerde hakkımdaki spekülasyonlarla ilgili bilgi vermek istiyorum” diye başladı ve şunu anlattı:
“Sayın Mustafa Sarıgülle 2004 yerel seçimlerinden buyana tanışıyorum. Aramızda insanî bir ilişki oluştu. Şişli Belediye Başkanı olarak kendisinden belediyecilik yardımı gördük.”
Devam etti:
“İstanbul’daki son toplantısından önce beni telefonla 4 kez aradı ve davet etti. Ben de bunu son bir görev gibi gördüm ve dostluk ilişkimiz kapsamında toplantısına katılma gereği duydum.”
Şunu açıkladı:
“Ama Sayın Genel Başkanım şunu bilmenizi istiyorum: CHP beni belediye başkanı yaptı, bu parti beni bu yerlere getirdi. Ben CHP’nin belediye başkanıyım ve ölene kadar da CHP’de siyaset yapacağım.”
Bu net sözler üzerine Baykal da şu cevabı verdi:
“Söylediklerini anlıyorum sevgili başkanım. Aslında bunları söylemen bile yeterli. Anladığım kadarıyla bu tamamen insanî bir ilişki. Bunları senin ağzından duyduğuma çok sevindim.”
Böylece…
Dönmez ve CHP konulu spekülasyonlar da cumartesi günü akşam saatlerinde tamamen ortadan kalktı.Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Olay Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. 05-10-2009