Meclis üyelerine Savcılık soruşturmasına itiraz var… Semih Pala, işlemin durması için Başbakanlık’a başvurdu

Ortada iki bakımdan ilginç bir durum var. İlk ilginç durumu 21 Eylül Salı günü bu sayfalardan “Adliye’de sürpriz soruşturma… Başkan Altepe ve geçen dönem Osmangazi Belediye Meclisi’nin 45 üyesi ifade verdi” başlığıyla duyurduk.
Haberde…
2004-2009 döneminde Osmangazi Belediye Başkanı olarak görev yapan Recep Altepe’nin yanı sıra o dönem Osmangazi Belediye Meclisi’ni oluşturan 29 AK Partili, 5 CHP’li ve 1 bağımsız üye hakkında, kabul ettikleri parsel bazında 20 plan değişikliği ile ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı tarafından adli soruşturma başlatıldığını duyurduk.
Bu kapsamda…
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı, 45 belediye meclisi üyesinin sabah-akşam 5’li gruplar halinde bir hafta içinde ifadelerini almıştı.
Nedense…
Bu haber Bursa yerel medyasının ilgilisini çekmediği için Bursa gündemine gelemedi.
Yalnızca…
24 Eylül günü Hürriyet gazetesi Bursa ekinde haberi manşetine taşırken, aynı gün Meydan gazetesi yazarı Mustafa Gültekin de köşe yazısının bir bölümünde yer verdi.
Oysa…
Bir belediye başkanı ve 45 meclis üyesinin ifade verdikleri bir adli soruşturma dünyanın her yerinde önemli bir haber değeri taşıyor.
İşte…
Bursa yerel medyasının önemsemediği bu soruşturmayı seçilmişlerin demokratik hakları bakımından çok önemseyen biri çıktı:
Mehmet Semih Pala.
Geçen dönem Büyükşehir ve Osmangazi belediye meclislerinin üyesi olan, bu dönem ise Bursa Kent Konseyi Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı Başdanışmanı olarak görev yapan Semih Pala, yürütülen soruşturmayı “Seçilmiş meclis üyelerinin anayasal haklarına müdahale olarak gördü.
Bunun için de…
Yürütülen işlemin “hukuğa aykırı olduğu” gerekçesiyle, durdurulması için Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na dilekçelerle başvurdu.
Ayrıca…
Dilekçesini Bursa milletvekillerine de gönderdi.
Pala’nın Başbakanlık Makamı’na gönderdiği ve Meclis’in yaptığı plan değişiklikleri için Cumhuriyet Savcılığı’nın adli soruşturma başlatması kadar önem taşıyan dilekçesi aynen şöyle: 
T.C. Başbakanlık Makamına
ANKARA
KONU: Belediye Meclis Üyeleri Hakkında yapılan idari ve adli işlemler
Belediye Meclislerinde kullanılan oylar nedeniyle idari ve adli işlemler yapılmakta, seçilmiş Meclis Üyeleri gruplar halinde defalarca ilgililerin karşısına çıkartılmaktadır. Yapılan işlemler İçişleri Bakanlığı, Müfettişler, Danıştay, Savcılıklar ve sonuçta Mahkeme Salonlarına taşınmakta ve Meclis Üyelerinin kullandığı oy nedeniyle yapılan bu işlemler yıllarca sürmektedir.
Her nedense bugünlere kadar yıllardır yapılan işlemlerin Anayasaya, yasalara, hukuka, demokrasiye aykırı olduğuna dair herhangi bir itirazın olmadığını görüyoruz.
1- Belediye Meclis Üyelerinin Belediye Meclislerinde kullandığı oyları nedeniyle yapılan idari ve adli işlemler hakkında yapılan idari ve adli işlemler ile Anayasal haklar olan seçme ve seçilme hakları sonucunda gelinen Meclis Üyeliği görevinin ifası esnasında kullanılan oyların sorgulanması büyük bir hukuki hata olup. Anayasal haklara müdahaledir.
2- Seçilerek görev alan bir Meclis Üyesinin Belediye Meclislerinde bir görev olarak kullanmak zorunda olduğu “EVET” veya “HAYIR” oylarının sorgulanması, adli ve idari işleme tabi tutulması Meclis Üyesinin karar verme tercihlerine açık bir müdahaledir ve demokrasiye, hukuka aykırıdır.
3-Belediye Meclis Üyesinin yasal bir ortam olan Belediye Meclislerinde yasal bir görev olarak kullanmak zorunda olduğu “EVET” veya “HAYIR” oyları sonucunda bir “ŞÜPHELİ” olarak adli işlemlere tabi tutulması demokrasiye ve hukuka aykırıdır.
4-Ülkemizde binlerce Belediye ve onbinlerce Belediye Meclis üyesi bulunmaktadır. Belediye Meclisleri her ay onlarca hatta yüzlerce gündem maddeleriyle toplanmakta olup ülke çapında bir yılda milyonlarca Belediye Meclis Kararı alınmaktadır. Bu hukuk mantığı verilen oylar sorgulanacak ise milyonlarca kez adli işlemle karşılaşmak gibi son derece imkansız ve anlamsız vahim bir durumla Ülkemiz karşı karşıyadır.
5- 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanununda çok açık ve net bir şekilde Meclis Kararlarının nasıl kesinleşeceği belirlenmiştir.
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KANUNU
Kanun No. 5216   
Kabul Tarihi : 10.7.2004
Meclis kararlarının kesinleşmesi
MADDE 14.- Büyükşehir belediye başkanı, hukuka aykırı gördüğü belediye meclisi kararlarını, yedi gün içinde gerekçesini de belirterek yeniden görüşülmek üzere belediye meclisine iade edebilir.
Yeniden görüşülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüşülmesi istenip de büyükşehir belediye meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğuyla ısrar edilen kararlar kesinleşir.
Büyükşehir belediye başkanı, meclisin ısrarı ile kesinleşen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargıya başvurabilir.
Kararlar, kesinleştiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüğe girmez.
Mülkî idare amiri hukuka aykırı gördüğü kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargı mercilerine başvurabilir.
İlçe ve ilk kademe belediye meclislerinin bütçe ve imarla ilgili olanlar dışındaki kararları dayanak belgeleriyle birlikte büyükşehir belediye başkanına gönderilir. Büyükşehir belediye başkanı, yedi gün içinde, gerekçesini de belirterek hukuka aykırı gördüğü kararların yeniden görüşülmesini isteyebilir. İlgili meclis, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile kararında ısrar ederse karar kesinleşir.
Kesinleşen kararlar yedi gün içinde büyükşehir belediyesine gönderilir. Belediye başkanı, kesinleşen kararın iptali için on gün içinde idarî yargı merciine başvurabilir.
Büyükşehir kapsamındaki ilçe ve ilk kademe belediye meclisleri tarafından alınan imara ilişkin kararlar, kararın gelişinden itibaren üç ay içinde büyükşehir belediye meclisi tarafından nazım imar plânına uygunluğu yönünden incelenerek aynen veya değiştirilerek kabul edildikten sonra büyükşehir belediye başkanına gönderilir.”
“BELEDİYE KANUNU
Kanun No. 5393
Kabul Tarihi: 3.7.2005
“Meclis kararlarının kesinleşmesi
MADDE 23. — Belediye başkanı, hukuka aykırı gördüğü meclis kararlarını, gerekçesini de belirterek yeniden görüşülmek üzere beş gün içinde  meclise iade edebilir.
Yeniden görüşülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüşülmesi istenip de belediye meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğuyla ısrar edilen kararlar kesinleşir.
Belediye başkanı, meclisin ısrarı ile kesinleşen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargıya başvurabilir.
Kararlar kesinleştiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüğe girmez.
Mülkî idare amiri hukuka aykırı gördüğü kararlar aleyhine idarî yargıya başvurabilir.
Kesinleşen meclis kararlarının özetleri yedi gün içinde uygun araçlarla halka duyurulur.”
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanununda çok açık ve net bir şekilde Meclis Kararlarının nasıl kesinleşeceği belirlenmiş olmasına rağmen, Belediye Meclis üyelerine yapılan adli ve idari işlemlerde hukuki hata yapılmaktadır.
Belediye Meclis Üyesi icra organı değildir. Meclislerde alınan kararlar da hemen yürürlüğe girmez. Belediye Yasalarında  bu kurallar net olarak belirlenmiş olup Meclis Üyelerince alınan kararların kesinleşebilmesi için Belediye Başkanının ve Mülki İdare Amirinin imzaları ve onayları gerekmektedir. Belediye Yasaları, hukuka aykırı işlemlerin olup olmadığının kontrol görevini en son olarak Mülki İdare Amirine vermiştir.
Meclislerce alınan bir kararda hukuka aykırı bir durum olup olmadığının tespiti ile görevli makamların itirazları olmadan kesinleşen kararlarda bir adli ve idari işlem yapılacak ise, onay makamında olanların bu işleme tabi tutulmaları gerekir.
Sonuç olarak, Anayasaya, yasalara, hukuka, demokrasiye aykırı işlemlerin durdurulması için gerekli olan tedbirlerin alınması talebimi arz ederim.
Saygılarımla.
Mehmet Semih PALA
İnşaat Mühendisi