
Bu sütunların okurları biliyorlar… Bursa’nın simge yapılarının korunmasından yanayız. Kaybettiğimiz her simge yapı için de üzülüyoruz. Son iki gündür de, eski Tolon fabrikası binasının yıkımıyla ilgili tartışmaları bu gözle izliyoruz.
O nedenle…
Türkiye’nin ilk çamaşır makinesi fabrikası olan binayı yıkan Büyükşehir Belediyesi’ne tartışma konusu olacağı bilindiği halde binayı güçlendirmeyle korumayıp neden yıktıklarını sorduk.
Önümüze sayfalarca rapor ile birlikte Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 30 Aralık 2016 tarihli kararını koydular.
Özellikle…
Kurul kararındaki ürkütücü tespitler sonrası, şu cümleler dikkat çekiciydi:
“…can ve mal güvenliği bakımından onarım ve güçlendirme yapılamayacak derecede yetersiz durumda olduğu, zeminin oldukça çürük ve sıvılaşma riski yüksek olması nedeniyle zemin iyileştirmesi ile güçlendirilmesinin, mevcut yapının şu anki durumu ile mümkün olmadığı anlaşıldığından…”
Yine de…
Hem binanın Türkiye sanayisi için önemi, hem de inşaat özellikleri olan bölümleri nedeniyle yıkmadan korunması düşüncemizi tekrarladık.
Bunun üzerine…
“Binayla ilgili iki tür sorun var” deyip şu bilgiyi verdiler:
Bir…
“Ayakta tutacak sağlıklı bir güçlendirme yapıldığında ortaya bu bina değil, farklı bir proje çıkıyor.”
İki…
“Zeminin iyileştirilmesi hariç, binanın güçlendirme maliyeti yeni yapının yüzde 82’sini buluyor. Oysa güçlendirme maliyeti, yüzde 60’ı geçmemeli.”
Şu rakamlar da ilgi çekici:
“Soğanlı Tabakhaneler Bölgesi’nde toplam112 bin metrekare alan bedeli ödenerek Büyükşehir Belediyesi mülkiyetine geçti. 60 yıllık Tolon’un 13 bin 500 metrekarelik alanı için 22 milyon lira ödeme yapıldı.”
Sonra da şunu söylediler:
“Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşümle riskli alandaki riskli yapılar yerine burada Bursa’yı dünyaya açacak turizm bölgesi planladı. Ayrıca rölöveleri çıkarılan Tolon fabrikası da aslının aynısı olarak yeniden yapılacak”
Şunu da eklediler:
“Mezbelelik ortadan kalkacak, Bursa’ya çok yakışacak, çok güzel olacak.”
Raporları görüp Kurul kararını okuyunca, bilgileri de dinleyince söyleyecek söz kalmadı.