Asgari ücretin yükselmesinden çalışan memnun, ama ufukta “istihdam daralması krizi” gözüküyor

Asgari ücretin yükseltilmesi 7 Haziran seçimi sürecinde gündeme geldi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun en önemli seçim vaadi oldu.
O süreçte…
İktidardaki AK Parti karşı açıklamalar yaptı. Çalışma yaşamındaki dengelerin bozulacağını söyledi. Fakat giderek kamuoyu baskısı haline döşünce AK Parti de, 1 Kasım seçimi süreci başladığında seçim vaadi olarak açıkladı.
Dahası…
Seçimden hemen sonra verilen söz yerine getirildi ve AK Parti hükümeti ilk iş olarak asgari ücreti 1.300 liraya yükseltti.
Doğrusu istenirse…
Seçim meydanlarındaki vaatlerin bu kadar hızlı yerine getirilmesine toplum pek alışkın olmadığı için, hükümetin hızı uzunca bir süreç bekleyenleri yanılttı.
Gerçi…
Çalışan maaşı arttığı için, hükümet de sözünü yerine getirdiği için mutlu. Fakat çalışma yaşamında asgari ücret kaynaklı değişik sıkıntılar var.
Birincisi…
İşverenler artan maliyet nedeniyle kara kara düşünüyorlar. Çok sayıda işçi çalıştıran bazı firmalar arasında ciddi ciddi küçülmeyi planlayanlar var.
Geçen gün sohbet ettiğimiz bir işletmeci dostumuz ise, biraz da hobi olarak işlettiği tesisin gelirinin asgari ücret ödemesini bile karşılamadığını söyledi ve “Kapatmayı düşünüyorum” dedi.
İkincisi…
Çalışan planlaması nedeniyle işyeri yöneticileri sıkıntıya girdiler. Kimi küçük yerlerde kıdemli çalışan maaşı asgari ücrete ya yakalandı, ya da altında kaldı.
Bu durum…
Çok işçi çalıştıran fabrikalarda da vasıfsız çalışan maaşının teknik eleman maaşıyla aynı noktaya gelmesi nedeniyle maaş dengesi sorununa dönüştü.
Kısacası…
Yeni asgari ücretten çalışanlar maaşlarının artması nedeniyle memnun, ama işverenler ve yöneticiler sıkıntı yaşıyorlar. Kapanan ya da küçülen tesisler istihdam sorunu ortaya çıkaracağı için iş yaşamını yeni bir kriz bekliyor.
Görünen o ki…
Bu gidişat, siyasileri bekleyen tehlikeye dönüşme riski taşıyor.
Nedeni ortada…
İşsiz kalan ya da işyerinin dengesi bozulan, faturayı siyasetçiye kesecek. Yani, önümüzde sıkıntılı ve tartışmalı günler var gibi duruyor. Bakalım fatura hangi siyasetçinin üstünde kalacak?