Aslında… Herkesin beklediği bir adaydı. O nedenle… AK Parti Genel Başkanvekili Mehmet Ali Şahin kürsüden “Adayımız, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan” dediğinde açıklaması malumun ilanı oldu.
Kimse şaşırmadı.
Aday gösterilmek için 20 milletvekili imzasının yeterli olduğu başvuruya, AK Parti’nin 313 milletvekilinden 311’inin imza koyması bütünlük gösterisiydi.
İmzası olmayan iki kişi vardı:
Biri Erdoğan’ın kendisi, diğeri ise TBMM Başkanı olması nedeniyle Cemil Çiçek.
Zaten…
Gelinen noktada eğer Erdoğan kendisi cumhurbaşkanı adayı olmayıp bir başkasını aday gösterseydi hem sürpriz olacaktı, hem de kargaşaya yol açacak, sorun bile çıkacaktı.
Çünkü…
Böyle bir durumda “Neden korktu, kimden çekindi, engellendi mi?” soruları gündeme gelecekti.
O bakımdan…
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 7 yıl önce aday olabilecekken Abdullah Gül’ü aday gösterdiği cumhurbaşkanlığı için bu kez kendisi aday olarak dün ilk adımı attı.
Konuşmasını dikkatle dinledik.
Davetli herkesin katıldığı görkemli salonda, bugüne kadar Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı olarak yaptığı konuşmaların çok ötesinde mesajlar verdi.
Bazen sesini yükseltti, bazen duygusallaştı. Bazı bölümlerde davası uğruna yaşadıklarını anlattı, bazı bölümlerde ülkeye hizmet eden liderleri sayarken Adnan Menderes ile başlayıp Necmettin Erbakan ile bitirdi.
10 Ağustos’u Türkiye için yeni bir başlangıç olarak gördü.
Bu kapsamda…
Herkesi kucaklayan bir cumhurbaşkanı olacağı mesajının altını özellikle çizdi. Uzlaşmacı olacağını söylerken, kutuplaştırıcı olmayacağı sözünü verdi.
Kısacası…
Herkese kapı açtı, yeni bir başlangıca vurgu yaptı. Cümleleri arasında “yeterli milletvekili sayısına ulaşıp anayasayı değiştirme hedefi” hissedildi.
Partinin geleceğiyle ilgili en önemli görevi ise gençlere verdi. Bugüne kadar gençlik politikalarına en çok önem veren parti konumundaki AK Parti’nin lideri olmanın yanında, cumhurbaşkanlığı yoluna çıkarken “kendini sürekli yenileyebilen bir parti için gençliğin önemini” ortaya koymaya çalıştı.
Çankaya için yola çıkarken, partisine bazı tavsiyelerde de bulundu.
Örneğin…
Seçilmişliği üç dönemle sınırlandıran kuralın titizlikle uygulanmasını ve bu yolla partinin kendini yenilemesini istedi.
Konuşmada…
Bize göre en dikkat çekici bölümler başı ve sonu oldu.
Çünkü…
Erdoğan konuşmasına dua ederek başladı. Üstelik yalnızca kendisi için değil, milletvekili arkadaşları başta olmak üzere siyasetteki yol arkadaşları için dua etti.
4 kez “Bu bir veda değil, bir kopuş değil, bitiş değil” dediği bir saati aşan konuşmasını Fatiha Suresi’nin mealini okuyarak tamamladı.