Sedat Yalçın’ın 1 ay önce Büyükşehir Aday Adayı olmak için istifa etmesinden bu yana AK Parti’de il başkanı yok. Göreve, İl Başkanvekili Cemalettin Torun vekalet ediyor.
Teşkilatların seçime hazırlanması, koordinasyon ve motivasyonu için il başkanı çok önemli. AK Parti Genel Merkezi de yeni bir İl Başkanı arayışında görüşmeler yapıyor.
Hatta…
AK Parti Marmara Bölge Koordinatörü Ahmet Baha Öğütgen gelip hem il başkanı adayı olarak önerilenlerle görüşmeler yaptı, hem bazı sivil toplum örgütü yöneticileriyle bir araya geldi.
Sonra da…
Kimi hemşeri dernekleri dahil, bir grup sivil toplum örgütü yöneticisini telefonla arayıp görüş ve önerilerini öğrenmeye çalıştı.
İşte bu yöntem şu anda tartışılıyor.
Tartışmaya dikkat çeken ise, Bursa’nın hem sivil toplum kuruluşlarında görev üstlenip sosyal yaşama katkı sağlayan, hem de manevi âlemin tanınan isimlerinden olan bir dostumuz dikkat çekti:
“Siyasi partilerde göreve gelmenin yolu hem yasalarda, hem partilerin tüzüklerinde belli. Fakat AK Parti il başkanı ararken siyasi teamüllerin dışında çalışıyor.”
Dediği şu:
“Sivil toplum kuruluşlarının siyasi partilere il başkanı önermeleri, siyasi bir gelişmenin içinde yer almaları öncelikle kendi kuruluş amaçlarına ters. Sivil toplum kuruluşlarının partilere il başkanı aramak ve önermek gibi bir görevi yok.”
Eleştirisi ise şu:
“Siyasi partilerin kendi içlerinde çözmeleri gereken bir sorun için sivil toplum kuruluşlarından görüş almaları da doğru değil. Dernekleri siyasi çarka katmak ileride daha başka sorunlara yol açar.”
Söylediklerine katılmamak elde değil.
Gerçekten de…
Seçim dönemlerinde, başta kimi hemşeri dernekleri olmak üzere bazı sivil toplum örgütlerinin siyasete baskı aracına dönüşmesi yakınma konusu oluyor.
Şimdi…
İktidar partisi sivil toplum örgütlerinin önerilerini alarak onları doğrudan baskı aracı olarak işin içine katıyor.
Girişimin bir riski de şu:
AK Parti yeni il başkanını atadığında, sivil toplum örgütleri “Bizim önerimizle buraya geldin, sorunlarımızı çöz, isteklerimizi yerine getir” deme hakkını kendilerinde görebilirler.
O bakımdan…
“Bu işte bir yanlışlık var” diyen dostumuzun söylediklerinin önemsenmesi gerektiğini düşünüyoruz.