6 ilçeyi kesinleştiren CHP belediye meclisleri için demokratik tercihi seçti, ama farklı bir sorunla karşı karşıya kalabilir

CHP İl Başkanı Metin Çelik iki gündür Ankara’da. Önceki akşam görüştüğümüzde henüz kesinleşen bir karar olmadığını söyledi.
Dün sabah ise…
Genel Merkez’de yaptığı görüşmeler sonunda, 6 ilçede belediye başkan adayları kesinleşti ve böylece CHP en azından önemli bir adım atmış oldu.
Aslında…
Dün Ankara’dan kesinleştiği haberi gelen 6 ilçeden 5’ini bu sütunların okurları 25 Ekim 2013 Çarşamba günü okudular.
O yazıdaki…
“Nilüfer’de Mustafa Bozbey’in, Büyükorhan’da Ahmet Kamaç’ın, İznik’te Kenan Karakaş’ın, Harmancık’ta Ali Arıkan’ın, Kestel’de Mustafa Kurdoğlu’nun belediye başkan adaylıkları kesinleşti” ifadesi CHP İl Başkanı Çelik’in verdiği bilgi olarak aktarılıyordu.
Devamında ise Çelik şunu söylüyordu:
“Keles’te eski ilçe başkanımızın oğlu, Alpagut Köyü Muhtarı İsmail Oruç’un adaylığı söz konusu. Henüz sonuç alınmadı ama bugün-yarın bunu da kesinleştireceğimizi düşünüyorum.”
Dün de…
Ankara’daki görüşmeler sonunda Keles’te İsmail Oruç adı kesinleşenler listesine eklendi ve CHP böylece 6 ilçede kararını vermiş oldu.
Bununla birlikte…
CHP’nin başta Büyükşehir olmak üzere, Mudanya’da henüz karar veremediği anlaşılıyor. Kararın 15 Aralık’ta yapılacak Parti Meclisi’ne bırakılması ise, bir çeşit siyasi satranç hamlesine benziyor.
Ama…
Şu da bir gerçek ki, aday adaylığı süreçlerinde, hele eğilim yoklaması yapılmış bir yerdeki karar verme sürecinde uzun süreli bekleyişler sağlıklı bünyelerde bile yüksek tansiyona bağlı iç kanamalara yol açabiliyor.
Bununla birlikte…
Eğilim yoklamasında açık fark yaşanmasına ve itiraz olmamasına karşın Osmangazi’de Erkan Aydın’ın adaylığının onaylanmasının 15 Aralık PM’sine bırakılması da çarpıcı bir durum oluşturuyor.
CHP İl Başkanı’nın dünkü açıklamasında en dikkat çeken nokta ise, nüfusu 50 binin üstündeki ilçelerde belediye meclisi listelerinin eğilim yoklaması ile belirlenmesi kararı oldu.
Demokratik tercihler elbette her zaman önemli ve öncelikli.
Fakat…
Öyle ilçeler var ki yerleşim ve nüfus yapısı farklı yöre ve mahalle temsilcilerinin listeye alınmasını gerekli kılıyor. Yani listede demografik denge gerektiriyor.
Oysa…
Liste yapısı yalnızca sandık sonucuna bırakıldığında bu dengenin yerini parti içi popülerite aldığından farklı bir tablo ortaya çıkabiliyor.
Demokratik tercih söz konusu olduğunda bu sorunu aşmanın yolu kontenjan olarak görülüyor.