Doğayı bozmaya hakkımız var mı?.. Taşocakları dağları ortadan kaldırıyor, görüntü yürekleri sızlatıyor

Son yıllarda Bursa’nın gündemine çok sık gelen konular arasında maden ve taş ocaklarının yol açtığı doğa tahribatı geliyor.
Bursa’yı çevreleyen bölgenin, üstelik en yeşil ve en sulak yerlerinde ormanlar kesiliyor, bitki örtüleri ortadan kaldırılıyor. Açılan alanlarda taş ve mermer ocakları faaliyete geçiyor.
Her ocak, o çevredeki köylerin kâbusu oluyor.
Önce…
Patlayan dinamit sesleriyle “Çanakkale Savaşı’nın ortasında kalmışlar gibi” izlenim ediniyorlar. Havada uçan taş parçaları evlerin, tarlaların üzerine yağıyor. Çıkan beyaz toz bulutu ürünü kaplıyor, suları içilmez hale getiriyor.
Tabloyu…
Bursa’nın gündemine ilk olarak Gümçed Genel Başkanı Adnan Önürmen getirdi. 5 yıl önce Kayapa çevresindeki bölgelerde açılan taş ocaklarının neden olduğu doğa tahribatını gözler önüne serdi, Demirtaş ve Avdancık’ı gündeme getirdi.
Dün…
Önürmen yeni bir fotoğraf daha gönderdi. Koca bir tepenin yarısı yok edilmiş. Üstündeki doğal örtü kaldırılmış, toprağı alınıp götürülmüş.
Nilüfer’e bağlı Kayapa Beldesi’nin İnegazi Köyü kırsalına ait fotoğraf insanın yüreğini sızlatıyor.
Doğaya hiç kimsenin bu kadar acımasız davranmaya hakkı yok.
Zaten…
O bölgede yıllardır çevre fedaisi gibi çalışan Gümçed Genel Başkanı Adnan Önürmen de bunu söylüyor. “Bu iş artık engellenmeli. Bursa’nın çevresinde tepe kalmayacak, kente nefes aldıran akciğer değerindeki orman kalmayacak, doğa elden gidiyor” uyarısı yapıyor.
Dikkat çektiği bir şey daha var:
“İnegazi Köyü’nde tarlaların arasına çimento fabrikası yapılmak isteniyor. Ben bu girişimi de yöre adına çok tehlikeli buluyorum ve kaygılanıyorum.”
Çimento fabrikalarına elbette gerek var. Ama yerleşim yerlerinin yakınında, tarım alanlarının ortasında olmamalı.
“Köylüler çimento fabrikasını istemiyorlar” diyen Önürmen kaygılanmasına yol açan tehlikeye şöyle dikkat çekiyor:
“Çimento fabrikası yapılırsa tarım alanları, hayvancılık ve yöre için çok önemli olan Kayapa su havzası olumsuz etkilenir.”
Şunu da özellikle vurguluyor:
“Çimento fabrikalarının bacalarından çıkan gazların sera etkisi var. Ekolojik dengenin bozulmasıyla iklim değişikliği riski çok yüksek.”
Kısacası…
Doğanın delik deşik edilmesine, tepelerin ortadan kaldırılıp tarım alanlarının zarar göreceği tesisler yapılmasına artık bir son verilmeli.