2004’te, seçime 38 gün kala CHP’nin Büyükşehir adayı olmayı kabul etti. 2007’de CHP’nin Bursa’daki seçim koordinasyonunu yaptı. Seçimlerin ardından da İl Başkanı oldu.
Bilgisi, birikimi, vizyonuyla hem CHP’ye, hem Bursa siyasetine değer kattı.
Fakat…
Seçime 50 gün kala İl Başkanlığı görevini Erhan Sevimli’yi devretti. Bu kararı oybirliği ile alan CHP Merkez Yürütme Kurulu gerekçesini şöyle yazdı:
“…Çalışma kurallarıyla bağdaşmayan tutum ve davranış içinde olan, parti çalışmalarını aksatan, partililerle ilişkide isteksiz olan, yaklaşan seçimlere gerekli hazırlık yapma olanağı kalmayan…”
Karar değil, sanki idam fermanı.
Gerçi…
Akdoğan’ın CHP yönetimindeki kimi etkin isimlerle anlaşamadığı ve bunun da ilişkilerine yansıdığı herkesin malumu ama MYK gerekçeleri düpedüz haksızlık.
Nitekim…
Dün görevi yeni İl Başkanı Erhan Sevimli’ye devretmeden önce basın toplantısı yapan Gürhan Akdoğan zaman zaman sert ifadeler kullansa da kırgınlığını belli etti.
Bir çeşit geniş faaliyet raporu açıklamasının yanında, “Küsüp gitmeyeceğiz, istifa etmeyeceğiz, mahkemeye vermeyeceğiz” derken partililiğini ortaya koydu.
Ama…
“Partiyi ilkelerinden saptıranlarla, siyaseti fırsat görüp yer tutmaya çalışanlarla, dün başka bugün başka konuşanlarla, değişim diye yola çıkıp başkalaşanlarla, cemaatlere sivil toplum örgütü ve dine bilim diyenlerle” mücadeleyi başlattı.
Gürhan Akdoğan’ın veda toplantısında, sağında eski milletvekili Abdullah Özer, solunda eski PM Üyesi Ali Nihat Irkörücü vardı. Başkan yardımcıları Selim Lümalı ve Aykan Kurkur ile İl Sekreteri Şenay Demiray masadaydı.
İlçelerin çağırılmadı ama il yönetimi hazırdı. Irkörücü tablo için “2007’de böyle başladık, 2011’de virgül koyuyoruz” dedi.
