
Fatih Acar… En kritik dönemlerde çalışma yaşamı bürokrasisinde en önemli görevler üstlendi. 2007-201 arası SGK Başkanı, 2012’de de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı olarak görev yaptı.
Sohbet ederken…
Söz, EYT’liler konusuna gelince, deneyimli isim önce şunu anlattı:
“2008’deki sosyal güvenlik reformu öncesinde; 8.9.1999’dan önce işe başlayanlar, yaş şartı aranmaksınız 5 bin gün prim ödemişse ve kadınlarda 20 yıl, erkeklerde 25 yıl çalışmışsa, yaşa bakılmaksızın emekli oluyorlardı.”
Şunu anımsattı:
“Dengeler bozulunca yasayla kademeli geçiş geldi. Bundan da 3, 5, 10 yıl etkilenenler oldu. 1 yılı kalan birinin emekliliği 10 yıl geriye gitti.”
Bu noktada…
“İnsanlar ortada kaldılar ve emeklilikte yaşa takılan 4 milyon 600 bin kişiyi ilgilendiren çok önemli bir konu ortaya çıktı” deyip çok önemli bilgi paylaştı:
“SGK Başkanı olduğum dönem yasa gündeme gelince ara formül önerip, ‘Sağlık sigorta primlerini devlet olarak ödeyelim, yaşı beklerken sağlık hizmetlerinden yararlanabilsinler. Sorun ortadan kalkar’ dedim.”
Düşüncesi şu:
“O gün bu yapılabilseydi, sorun bugün bu aşamaya gelmezdi.”
Büyüyen EYT sorunu için ne yapmak gerekiyor?
Acar, yaşa takılanların dernek, federasyon, konfederasyon gibi sivil organizasyonları olduğunu, seçim atmosferine girilen süreçte milyonlarca kişinin beklentisi olduğunu söylüyor.
8.9.1999 öncesi işe başlayanların eskisi gibi yıllarını doldurduklarında emekli olmak istediklerini anımsatıyor.
Bakışı şu:
“Hukuki boyut ve dengelerin daha da bozulacağı gerçeğine rağmen, devlete finans maliyeti yükünü üstlenip 4 milyon 600 bin kişinin sorununu çözmek artık kaçınılmaz hale geldi.”
Ardından…
“Sayın Çalışma Bakanı’nın açıklamalarından çözüm için formül arandığı anlaşılıyor” dedi ve önerisini dile getirdi:
“Yaşta belli bir indirim yapılıp orta yol bulunabilir veya belli bir yaş kriteri tespit edip çözmek gerekiyor. Buna da bir an önce karar verilmeli.”