
Yıllar çok hızlı geçerken, kentler de çok hızlı değişiyor. Özellikle Bursa, bu değişimi çok hızlı yaşayan kentlerden.
Örneğin…
Çocukluğumuz Ahmetpaşa Mahallesi’nde, ilkokul yıllarımız da Hamzabey Mahallesi’nde geçti. O nedenle. Çelik Palas’ın yanından yokuşu tırmanırken önce ilkokul yıllarımız canlandı.
O yıllar, Çelik Palas Oteli’nin arkasındaki yamaç zeytinliklerle kaplıydı. Çevre mahalleler, bu bölgede hafta sonları piknik yaparlardı.
Sonra…
1980’li yılların ortalarında yeni yeni başlayan kongre turizmi için Bursa’yı cazibe merkezi haline getirmek amacıyla tarihi Çelik Palas Oteli’nin arkasındaki yamaçta yeni Çelik Palas inşaatı başladı.
Ne var ki…
1988 yılında başlayan bu inşaat çeşitli nedenlerle ilerlemedi. Bir türlü bitmediği için de yamaçların silüetini bozan yapıya dönüştü.
İşte…
Birçok dava konusu olan bu binanın yıkımını Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum başlattı. Çocukluğumuzun piknik yapılan zeytinlik ve makilik bölgesinde kongre turizmi amaçlı yapılan, doğaya uyum için de çatısı yeşil kaplanan binanın yerinde ne olacağını Bakan Kurum açıkladı:
Panoramik Bursa manzaralı Çekirge Terası.
Gerçi, yıkım kararı alındığında Millet Bahçesi olacağı söylenmişti. Açıklanan Çekirge Terası ise bölgenin özelliği nedeniyle daha doğru bir proje olmuş.
Bu değişikliği önerene de, kabul edip gerçekleştirene de teşekkür etmeliyiz.
Projenin içeriğini ise hem Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, hem Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un konuşmalarından öğrendik:
“Seyir terası, içinde kütüphane de olan Millet Kıraathanesi, müzeler kompleksi, biyolojik göletler, bisiklet ve yürüyüş yolları, çınarlar, kapalı otopark ve geniş yeşil alanlarla güzel Bursa’mızı daha da güzelleştireceğiz.”
Açıkçası…
Bu bölgede tanıklık ettiğimiz üçüncü değişimle bir kez daha heyecanlandık.
Bakan Kurum’un sözleriyle de umutlandık:
“Bursa’da; bu kadim şehrin en büyük tarihi ve kültürel ihya ve inşa sürecine Bursalı kardeşlerimizle birlikte Bismillah diyoruz.”
Şu sözünün de altını çizdik:
“Biz yıktığı yeri terk edenlerden olmadık. Yıktığı her şeyin yerine daha güzelini koyanlardan olduk, imha eden değil ihya edenlerden olduk.”