İdlib’deki saldırıdan sonra ‘Ne işimiz var Suriye’de?’ diye soranlara Ankara’nın devlet bakışıyla cevabı var: Orada olmasaydık, şimdi…

Gündemde… Hain saldırıya 34 şehit verdiğimiz İdlib var. Dünyanın gündemine de giren konunun kamuoyu yansımalarında “Devletimin yanındayım” diyenler yanında “Ne işimiz var Suriye’de?” diye soranlar da var.
Doğaldır…
Böylesine ağır zayiat yaşanan olay sonrası toplumsal infialler olur. “Ne işimiz var orada?” sorusu da bu kapsamda gündeme gelen bir tartışma başlığı.
İşte…
Bu soruyu, zaman zaman görüşlerine ve bilgisine başvurduğumuz, konuların içinde olan Ankara’daki dostumuza yönelttik.
Önce…
Daha önce başarıyla gerçekleştirdiğimiz Afrin, Zeytin Dalı, Barış Pınarı askeri harekatlarını anımsatıp “bunlar o bölgenin silsilesi” tanımı yaptı.
Sonra da Ankara’nın bakışını dile getirdi:
“Orada olmasaydık, şu anda bölgede Kürt devletini kurmuş olacaklardı.”
Şunu vurguladı:
“Aslında, Kürtlerin de devleti olmayacak kurdukları. Bir yerde ‘Kürt akrabalarımızın devleti olmuş’ derdik, ama bunun sahibi Kürtler olmayacak. Onların adını kullanarak başkaları bir alan oluşturacaklar.”
Ardından…
“Sınırın berisinden bunu engelleme imkanımız yok” dedi ve kamuoyunun pek bilmediği bir konuyu açıkladı:
“Orada çok ince bir şekilde nüfusu değiştirdiler.”
Şu örneği verdi:
“Bulgaristan’da Jivkov nüfusla nasıl oynadıysa aynısını yaptılar, Jivkov asimile edebildiğini etti, edemediğini ismini değiştirmek istedi. Gidenlerin de önünü açtı. Bulgar nüfusu hızla azalırken, böyle düzeltmek istedi.”
Devam etti:
“Burada da hem mezhebi düzenleme var, hem bölgedeki Araplar ve Türkiye’ye yakın duran Kürt aşiretleri sürüp attılar. Bize gelenlerin büyük bölümü Sünni Araplar. Bölgeyi böyle boşaltıyorlar.”
Bu noktada…
“Türkiye olarak buna müsaade etmemiz mümkün değil” deyip anımsattı:
“Zamanında Kuzey Irak’taki referandum girişimine de engel olduk. Orada da tavır koyduk, vazgeçirdik. Referandum yaptılar ama geçerli olmadı.”
Bakışı şu:
“Oysa burada silahla, güçle devlet kurmuş olacaklardı. Anında da Batı, NATO, Birleşmiş Milletler alayı tanıyacaktı. İşte biz girip bunu engelledik.”