
Sık sık tekrarlıyoruz… Bursa’da 1989 yerel seçimlerinden bu yana adayların ve belediye yönetimlerinin öncelikli gündemi ulaşım oluyor. Belediye yönetimi daha fazla yol, daha fazla köprü-kavşak projelerine kafa yoruyor.
Gelin görün ki…
Bursa gibi kabına sığamayan kentler için yapılanlar ilk süreçte amaca ulaşsa da kısa sürede yetersiz kalıyor. Yeni öneriler ve proje tartışmaları yeniden başlıyor.
Böyle olunca…
Belediyelerin en büyük harcama bütçeleri ulaşım projeleri için ayrılıyor. Maliyetleri karşılama için de kaçınılmaz olarak ulaşıma zam yapılıyor.
Peki, Batı kentlerinde bu sorun nasıl çözülüyor?
Geçenlerde…
Bursa Kent Konseyi Ulaşım Çalışma Grubu ve İnşaat Mühendisleri Odası Ulaşım Komisyonu Başkanı olarak ulaşıma kafa yoran, bu sütunlarda da Bursa’nın Ulaşım Uzmanı olarak görüşlerine sık sık yer verdiğimiz İnşaat Yüksek Mühendisi M. Tözün Bingöl’le konuşurken bu konu açıldı.
Bingöl yaşanan kısır döngüye karşı Avrupa’da hızla yayılan bir akımla ilgili yaptığı araştırmayı önümüze koydu.
İşte o çarpıcı çalışma:
Aralık 1995’te Belçika’nın Hasselt kentinde belediye başkanı seçilen Steve Stevaert görevi devraldığında belediyenin borç batağında olduğunu gördü.
Belediye Meclisi’nin ilk toplantısında gündemin öncelikli maddesi mali yapının düzeltilmesi için kaynak bulmaktı. Ekolojik ve toplumsal politika yürüteceğini söyleyen Stevaert, ilk olarak daha fazla insanın daha az araçla kent merkezine girmesini sağlayacak trafik düzenlemesi için yetki aldı.
Çözümü de şuydu:
Kent içi yollar ve kavşaklara yatırım yerine toplu taşımayı bedava yapmak.
Uygulama başlayınca kente daha az araç girdiği için trafik sorunu çözüldü, kent merkezindeki otoparklar yeşil alana, çocuk parkına, hatta okula dönüştürüldü.
En önemlisi…
Hasselt’te hava kirliliğiyle birlikte belediyenin yol yapım ve kent bakım masrafları azaldı, personel gideri düştü. Yeni yollar ve kavşaklar için harcanan paradan tasarruf edildi, kentte toplumsal yaşam kalitesi de arttı.
Bunları anlattıktan sonra Bingöl şunu söyledi:
“Yeni proje giderleri ulaşım gelirlerinden daha fazla olduğu için Avrupa, hatta bazı Amerika kentlerinde benzer kararlar yaygınlaşıyor.”
Şunu da ekledi:
“Bizim de bu konuyu tartışmamızda yarar var.”