Şimdi bu soru merak ediliyor: Bürokrasideki değişimler siyasete de yansıyabilir mi?

Önceki akşam, dost sohbetindeyken ilk haberler gelmeye başladı. Daha açık söylemek gerekirse, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurt dışına çıkmadan Valiler Kararnamesi’ni imzaladığı konuşuldu.
Sonra…
Kararnamede Bursa Valisi Münir Karaloğlu’nun olup olmayacağı merak edildi. Karaloğlu’nun Bursa’dan sonra üst makam görevine gideceğine inanılıyordu.
Nitekim…
Bu sütunlarda, Aydınlık gazetesinde karşılaştığımız MİT Müsteşarı olma olasılığını paylaşmıştık. Sonra,Amerika’daki FBI benzeri kurulması planlanan Güvenlik Müsteşarlığı için adı geçti, Son günlerde Başbakanlık Müsteşarı ya da Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olacağı yazılıyordu.
O nedenle…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la diyaloğu da bilindiği için, daha çok Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olabileceği tahminleri öne çıktı.
İşte…
Antalya Valisi olduğu haberi tam da böyle bir anda geldi. Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük’ün kararnameyle Bursa Valisi olacağı hemen kabul gördü, fakat bulunduğumuz ortamdakiler Antalya haberini inandırıcı bulmadı.
Bu sırada…
Sohbette bulunanlardan biri “Çok ilgisiz bir şey söyleyeceğim, kafama takıldı” diye başladı ve herkesin önüne bir soru bıraktı:
“Bürokraside üst düzeyde yaşanan bu değişimler siyasete de yansır mı?”
O an…
“Olur mu öyle şey, ne ilgisi var?” denildi, ama aynı kişilerle dün konuşurken şunu fark ettik:
“Yeni bir dönem inşası için Başbakanlık’tan başlayıp yerel bürokrasiye inen değişiklikler yapılıyorsa, bu hem bürokrasinin her katmanını, hem kentin siyaset mekanizmasını etkiler.”
Olup olmayacağına dair hiçbir fikrimiz yok. Fakat ortada böyle bir soru kaldığı da gerçek.