Antalya’da dünya liderlerini konuk ettiğimiz G20 Zirvesi’nin hemen sonraki günleriydi… AK Parti Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin’le sohbet ederken söz bu zirvenin Antalya’nın tanıtımına yaptığı katkıya geldi.
Türkiye bu zirveyi yapabilmek için 500 milyon Dolar’ın üstünde harcamıştı.
Nitekim…
Toplantıyla ilgili kent merkezinde önemli yatırımlar ve düzenlemeler yapılmış, dünya ülkeleri liderlerinin ağırlanmaları için önemli bütçeler ayrılmıştı, ama Antalya da zirveyle dünya kenti haline gelmiş, tanınırlığı çok daha artmıştı.
Bunun üzerine…
Milletvekili Şahin duygularını belli etmekten kaçınmadı:
“Açıkça söyleyeyim, Antalya’yı kıskandım.”
Nedenini de söyledi:
“Ben Bursa Milletvekiliyim, ama her şeyden önce bir Bursa çocuğuyum. Böyle bir zirvenin Bursa’da olmasını isterdim. Hatta daha büyük zirvelerin Bursa’da olmasını isterim.”
Şöyle devam etti:
“Bursa tarih şehri, kültür şehri, medeniyet şehri… Adına ne derseniz deyin, şehir olarak birçok şeyi fazlasıyla hak ediyoruz.”
Ardından…
“Dünyanın ilgisini toplayan bir zirvenin Bursa’da değil de Antalya’da olması bu nedenle beni üzdü” dedi ve ekledi:
“Tamam, Antalya’yı güneş-deniz-kum turizminde pazarlamak çok kolay, ama bu durum bize daha çok çalışmamız gerektiğini anlatıyor.”
Gerçi…
Yeni bir G20 Zirvesi için 20 yıl sonra sıra yine Türkiye’ye gelecek, ama AK Parti Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin daha farklı bir tanıtım penceresi açtı:
“Avrupa liderlerinin katıldıkları bir toplantı, yine dünya liderlerinin katılacakları Dünya Bankası’nın bir toplantısı Bursa’da yapılmalı.”
Bir öneride daha bulundu:
“Sayın Cumhurbaşkanımız ya da Sayın Başbakanımızın liderliğindeki bir büyük toplantıya Bursa olarak ev sahipliği yapmamız lazım.”
Önemsediği nokta şu:
“Bursa’yı hedef şehir olarak tanıtmamız gerekiyor. Çünkü, turizmde dünyaya açılmanın, bilinir olmanın yolu belli: Akla gelen şehir olmak. Biz önce bunu yapmalıyız.”
