Türkiye’deki seçimlerin artık yalnızca Türkiye’yi ilgilendirmediğini ve atılan her adımın pek çok merkezi ilgilendirdiğini savunan Başbakanlık Başdanışmanı ve Başbakanlık Dış İlişkiler Başkanı Dr. Gürsel Dönmez önemli bir noktaya vurgu yaptı.
Dedi ki:
“Yaşadığımız yüzyılın en pahalı kaynağı ne petrol, ne de altın. En pahalı kaynak insan kaynağı. Bazı Avrupa ülkeleri nüfus olarak kendilerini yenileme eşiğinin altına düştü. Biz genç nüfus potansiyelimizle güçlüyüz.”
Sıkıntının en fazla 3-5 ayda atlatılacağını kaydeden Dönmez, dışarıdan izlenen bir Türkiye ile yaşananlar arasında şu bağlantıyı kurdu:
“İsteseler de istemeseler de Türkiye 10-15 yıl sonra daha farklı bir yerde olacak. Denklemin yansımasını bugünlerde şehit cenazeleriyle görüyoruz.”
Ardından…
“Geçiş sürecindeyiz. Mümkün olduğunca hasar almadan atlatmak gerekiyor” dedi ve akademisyen kimliğiyle neler yapılabileceğini söyledi:
“Yapılacak şey, devlet aklı devreye girmeli.”
Sonra da…
İlgisizmiş gibi görünen, ama hedef olarak Türkiye’yi ilgilendiren iki yoruma dikkat çekti:
“İyi bir İngiliz istihbaratçı olduğu söylenen ve Kurtuluş Savaşı sırasında bu topraklarda bulunan Arnold Toynbee, ‘Osmanlı durdurulmuş bir medeniyettir’ der. Ben de bu görüşe aynen katılıyorum.”
Şunu da ekledi:
“Onunla aynı ayarda olan Samuel Hungtinton ise medeniyetler çatışmasını proje olarak ortaya koydu. Maalesef gerçek oldu.”
Bu noktada…
“Türkiye burada hem oyun kurucu, hem oyun bozucu” tespitini yaptı ve karşı hamleye işaret etti:
“Medeniyetler çatışması projesine karşı Türkiye de medeniyetler ittifakı projesini yürürlüğe koydu ve böylece süreci durdurdu.”
Yorumu şu:
“Dünya şunu gördü: Türkler günlük tepki de veriyorlar, kendi projelerini de uyguluyorlar. Dünya bunu anladı.”
–“Sükûnetin korunması çok önemli”–
Bu arada…
Akademisyen olarak sosyolog unvanı bulunan Dr. Gürsel Dönmez, içinde bulunduğumuz süreçte yaşananlarla mücadele noktasında şuna dikkat çekti:
“Bu memleket bir yere varacak, ancak sabretmek lazım. Devlet adamları bu sabrı gösteriyorlar. Günlük siyasi mücadelelerde gereği yapılıyor, ama devlet aklı uygulamasında herkes sabırlı.”
Dileğiyse şu:
“Devlet kademelerinde panik hiç olmadı. Üst siyasiler ve orta düzey bürokratlar bunu fark ediyorlar. Sükûnetin korunması çok önemli ve devamı gerekir.”