Ucuz elektrik hayali, en pahalı elektrik üretimine dönüşebilir!

Konunun kamuoyu gündemine geliş yolu belli… Kısa adıyla DOSAB olarak bildiğimiz Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi bölgedeki fabrikalar için ucuz elektrik ve buhar üretmek üzere termik santral kurmak istiyor.
49 megawat gücündeki termik santrala Bursa’ya 160 kilometre uzaklıktaki Dursunbey’den kamyonlarla kömür taşınacak.
Hesaplamalara göre…
Yılda ortalama 6 bin 500 saat çalışacak santral 2 bin 500 kilokalori/kilogram ısıl değere sahip kömür yakacak. Bu da, yılda 312 bin ton kömür anlamına geliyor.
Yine…
Hesaplamalara göre, bu miktardaki kömür için her gün 115 kamyon Bursa’dan Dursunbey’e, Dursunbey’den Bursa’ya gidip gelecek.
Bir de…
Kömürden çıkacak küllerin toprağa sızıp yer altı sularını ve savrulup havayı kirleteceği, hatta kent üzerinde asit yağmurlarına yol açacağı kaygıları çevre örgütleri tarafından dile getiriliyor.
Doğal olarak…
Bölgede yaşayan vatandaşlar da, kent içinde termik santral kurulup kömür yakılmasına tepki gösteriyorlar. Çünkü yaşam kaygısı duyuyorlar.
Zaten…
Biz gazetecileri ilgilendiren de bu. Halkın kaygılarından kaynaklanan tepkisini kamuoyuyla paylaşıyoruz.
Bununla birlikte…
DOSAB’ın termik santral projesiyle ilgili teknik bilgi donanımına sahip uzmanlarla yaptığımız konuşmalarda yeni bilgiler ortaya çıkıyor.
Özellikle…
İlk kez bu sütunlarda Gümçed Etik Kurulu raporuyla dile getirdiğimiz kül tehlikesi gördüğümüz kadarıyla sanılandan çok daha fazla.
Konuştuğumuz uzmanlar, santralda yakılacak kömürden çıkacak külün Dursunbey’de depolanacağını söylüyorlar.
Yani…
Her gün 115 kamyon dar ve virajlı dağ yolunu izleyip Dursunbey’den Bursa’ya kömür getirirken, bir o kadar kamyon da Bursa’dan Dursunbey’e kül taşıyacak.
Bu noktada…
Kül taşıyan kamyonların özel donanım gerektirdiğini vurgulamak gerekiyor. Bunun anlamı şu:
Kömürü getiren kamyonlar Dursunbey’e giderken külü götüremeyecekler. Küller, farklı ve özel kamyonlarla Dursunbey’deki depolama alanına taşınacak.
Bununla birlikte…
Konuştuğumuz uzmanlar, santraldan çıkacak külün en geç 3.5 gün içinde depolanacağı alana taşınması gerektiğini söylüyorlar.
Anladığımız kadarıyla…
Küller önce santralın karşısında halen meyve bahçesi olan alanda geçici depolanacak. oradan Dursunbey’e taşınacak.
Bütün bunlar…
DOSAB’da kurulacak termik santralın üretim maliyetini arttıran unsurlar.
İşin bir de buhar  boyutu var.
DOSAB yönetimi, buhar için santralda kullanılacak suyun arıtmadan elde edileceğini söylüyorlar. Konunun uzmanlarıysa arıtmadan çıkacak suyun yetmeyeceği görüşündeler.
Akla gelen iki su kaynağı var. Birincisi Demirtaş Göleti, ikincisi de kuyu açıp ovadaki yer altı sularının çıkarılması.
Genel olarak kuyu yöntemine başvurulacağı gibi bir izlenim var.
Eğer yeraltı suları çıkarılacaksa, bu kez de kullanılıp atık haline gelen suyun reenjeksiyon yöntemiyle yine yeraltına enjekte edilmesi söz konusu.
Projenin kaygı veren yanlarından biri de işte bu!
Çünkü…
Ovadaki bazı sanayi tesislerinin kimyasallar içeren atıklarını derelere vermeyip reenjeksiyonla yeraltına enjekte ettikleri, böylece dışarıdan bakıldığında dereye atık bırakılmadığının görülmesine karşın yeraltı sularının doğrudan kirletildiği uzman raporlarından anlaşılıyor.
Bütün bunlardan çıkan sonuç şu:
Demirtaş’ta kurulacak termik santrala Dursunbey’den kömür getirmek yüksek maliyetli bir iş. Kömürden çıkacak külü yine Dursunbey’e götürmek maliyeti daha da arttıran önemli bir unsur.
Taşıma dahil, üretimle ilgili her şeyi çevreye tam uyumlu ve zarar vermeyecek şekilde yapmak elbette mümkün. Ama bu da çok daha yüksek maliyetli teknoloji ve yatırım gerektiriyor.
Kısacası…
Çevresel riskleri, tehlikeleri, ya da kaygıları bir yana; Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde sanayi tesisleri için ucuz elektrik ve buhar üretmek üzere girişimi yapılan termik santral, en pahalı elektrik üreten tesis haline gelebilir.
Bunu da göz ardı etmemek gerekir.