Bu hedef çok önemli: Standardı kim belirlerse rekabet kuralını koyar

Siyasetin günlük çatışmaları, polemikleri ve spekülasyonları arasında laf yarışı daha çok ilgi gördüğü için öne çıkıyor.
Ne var ki…
Gelişmişliğin yolu daha çok üretmekten geçiyor. Daha çok üretildiğinde daha çok istihdam sağlanıyor. Yine daha çok üretimle daha çok ihracat yapılıyor, daha çok döviz girdisi elde ediliyor.
Ancak…
Her şey daha çok üretmekle bitmiyor. Çünkü, özellikle uluslararası pazarlarda daha çok satabilmek için başka bir mücadele gerekiyor.
İşte…
O mücadelenin kuralını koyanlar, yani standardizasyonu başaranlar gücü ellerine geçirdikleri için küresel pazardaki rekabetin de belirleyicisi oluyorlar.
Daha açık söylemek gerekirse…
Üretim için standardı belirleyenler kuralı koydukları da için küresel rekabetteki pazarda ayakta kalmayı başarıyorlar.
Zaten…
Güçlü olmanın gereği de, kuralı belirlemek olarak ortaya çıkıyor.
Aslında…
Sanayinin başkenti olarak kabul ettiğimiz, üretim kenti dediğimiz Bursa için bu durum çok daha kritik sonuçlar getiriyor.
Ürettiğimizin onayını almak için Avrupa’nın test merkezlerine başvurmak zorunda kalıyoruz ve teknolojimizi kendi ellerimizle götürüp teslim ediyoruz.
TSE Başkanı Hulusi Şentürk’ü dinlerken bunları düşündük.
Gördük ki…
Şentürk başında bulunduğu TSE’yi daha aktif ve daha cesur bir kurum haline dönüştürüp Türkiye’yi standardı belirleyen ülke haline getirmeye yönelik çok önemli adımlar atıyor.
Yenişehir’deki Otomotiv Test Merkezi bunlardan biri.
Yanı sıra…
İstanbul Sanayi Odası ile işbirliği yapılarak Türk Malı Kalite Markası adı altında belge verecek bir sistem kurmak için harekete geçildi.
Bu noktada…
Türkiye pazarı için kalitesi yüksek ürünler üretirken Balkanlar ve Kafkaslar için kalitesiz ürünleri pazarlayanların Türkiye’ye en büyük kötülüğü yaptıklarını söyledi.
“Aynı markayla içeri kaliteli, dışarı kalitesiz ürün üretenleri” sorgulamasını önemsedik.
Standardizasyon çalışmaları kapsamında Ankara’da kurulacak Orta Güç Laboratuvarı projesinin ihaleye çıktığını Şentürk’ten öğrendik.