Pazar günü Genel Merkez’in, dün de muhaliflerin çağrısıyla peş peşe iki gün iki ayrı olağanüstü tüzük kurultayı toplayan CHP’den ilginç yorumlar yansıyor.
Görünen şu:
“Kurultaylardan Kılıçdaroğlu’nun güçlenerek çıktığını” söyleyenler de, “CHP’nin iki ayrı parti haline geldiğini” söyleyenler de haklı.
Çünkü…
Kurultay salonundan Kılıçdaroğlu gerçekten güçlenerek çıktı ama partinin yarısı denilebilecek bir kütleyi de karşısına aldı.
Şimdi merak edilen şu:
Ankara’daki kurultayda ortaya çıkan bu bölünmüşlük Bursa’ya nasıl yansır?
Galiba bu sorunun cevabı da belli.
Gerçi…
CHP bugüne kadar hiç bütünleşmiş bir parti görünümü vermedi. Muhalifi, dışlanmışı, unutulmuşu küstürülmüşü hep oldu.
Ama…
Son dönemde, hem de uzunca bir süredir zaten iki ayrı yapı gözleniyor Bursa’da.
O yapının bir yanında “partiyi kendi kulvarında tutmaya kararlı ve varlığının temelini oluşturan görüşlerine sıkı sıkıya bağlı” bir kadro var.
Diğer yanında ise “yeni CHP” sloganıyla yola çıkan ve “partiyi toplumun beklentileri doğrultusunda günün siyasal kanallarına oturtma” anlayışını sergileyen yenileşme yanlıları var.
Bu şekilde tasnif yaptıktan sonra Bursa’da neler olabileceğine gelecek olursak, şunu söylemek gerekir:
CHP İl Başkanı Gürhan Akdoğan başından beri tüzük kurultayından yanaydı. Savunduğu kurultay için imza verdi. Ankara’da da, demokratik tercihini tavrına yansıttı.
Bize göre bu bir duruş sürekliliği anlamı taşıyor.
Ne var ki…
Daha pazar akşamından itibaren “Genel Merkez bu ilçe kongrelerini Gürhan Akdoğan’a yaptırır mı?” tartışması başladığını görüyoruz.
Daha ileri gidip “İlk MYK toplantısında görevden alınacağını” söyleyenler olduğunu duyuyoruz.
Biz…
Kılıçdaroğlu’nun bu konuyu kan davasına dönüştüreceğini sanmıyoruz. Çünkü “dünyanın en demokratik kurultayı” lanse edilen bir kurultayda demokratik tercihi nedeniyle bir il başkanının görevden alınmasının izahı olmaz.
Buna karşın…
Ankara’daki kurultaylarda güçlendiklerini düşünen yeni yapının kongrelerde çok daha sert hamleler yapacağını söylemek de kehanet olmaz.
Yani…
Ankara geride kaldı ama yerelde dönüşümün sertleşeceği havası var.
–Dün de imza atmadılar–
CHP’nin Bursa’da 32 kurultay delegesi var. Pazar günü 12 delege hazirun listesini imzalamazken 2 delege Bursa’dan hiç gitmedi.
Dün yapılan ikinci kurultayda da, Ankara’daki Bursa delegelerinden 11’i imza atmadı.
–Üçlertoprağı’nın yorumu–
Yıldırım Belediye Meclisi Üyesi Nesimi Üçlertoprağı delege olmadığı halde kurultay için Ankara’ya gitti. Dün konuştuğumuzda, İl Başkanı Akdoğan’ı imza topladığı kurultaya katılmamakla eleştirdi.
Tüzüğü bu yönetimin yapmadığını vurguladıktan sonra, “Kendi kendimizle uğraşmayalım” deyip ekledi: “Önümüzde kongreler var, oradan güçlü çıkmak lazım.”
-İki ayrı yemek daveti-
Siyaset dedikodusuz olmaz. Ankara’ya CHP kurultayına gidenlerin anlattığı bir dedikodu kulağımıza geldi.
Söylenene göre…
Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Sena Kaleli pazar akşamı Bursa delegelerine verdiği yemeğe yalnızca imza atıp salona girenleri davet etmiş. İmza atmayanlar da eski milletvekili Abdullah Özer’in davetine katılmış.
