Vakıf üniversitesi için en büyük görev BTSO’ya düşüyor

Kısa adıyla LYS olarak bilinen Lisans Yerleştirme Sınavı sonuçları açıklandı. Hedeflediği okula girmeyi başaranlar seviniyor, hedeflediği olamasa bile üniversite kazananlar teselli buluyor, hiç giremeyenler ise üzülüyor.
Aslında…
20-25 yıl öncesinin en büyük gençlik ve eğitim sorunu olan az sayıda ilde az sayıda üniversite uygulaması yıkıldı. Şimdi neredeyse her ilde devlet üniversitesi var.
Ama…
Bu da yetmiyor, yüksek eğitimde seçenek arayanlar için özel üniversiteler, daha doğrusu vakıf üniversiteleri var. Konuya yerel bazda baklak gerekirse karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor:
Bursa nüfusu, sosyal ve kültürel yaşamı, ekonomisiyle güçlü bir kent. Fakat üniversite eğitimi seçeneği olmadığından Bursalı öğrenciler neredeyse yurdun dört bir yanındaki devlet ve vakıf üniversitelerine gidiyorlar.
Oysa…
Bu gençleri Bursa’da tutabilmek, üstüne de başka illerden daha çok öğrenci getirebilmek mümkün.
Gerçi…
Uludağ Üniversitesi’ne çok yakında yine bir devlet üniversitesi olan Bursa Teknik Üniversitesi kardeş olarak geliyor, vakıf üniversitesi olarak kurulan Orhan Gazi Üniversitesi yerleşke aşamasına gelmek üzere ama yeterli değil.
Çünkü…
Bursa’nın daha fazla üniversite kaldırabilecek potansiyeli var.
İşte…
Eğitim ve gençlik açısından son derece önemli olan bu konuya Merkez Sağ Hareketi Bursa Temsilcisi Uğur Şahan’dan öneri geldi.
“Birçok konuda kabuğunu kıran Bursa, eğitimde de kabuğunu kırmalı” diyen Şahan, vakıf üniversitesi sayısının Bursa’da da çoğalması için şu yolu gösteriyor:
“Şehir dinamikleri bir araya gelerek Vakıf Üniversitesinin kurulmasını sağlayacak bir konsensüs oluşturmalı. Bursa, üreten bir şehir olduğu için, TOBB Üniversitesi tarzında bir üniversite kurulabilir.”
Bu modelle kurulacak vakıf üniversitesinin işlevini de vurguluyor:
“İş dünyasına yönelik mavi yakalıların bir nevi kalifiye elemanın yetişmesi için BTSO buna ön ayak olmalı.”