Neşeli ve moralli Devlet Bakanı Faruk Çelik sloganını her kürsüde tekrarlıyor: Laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz

Gazetecilikte 34. yılımızdayız… Bugüne kadar gece yarısı yapılanından tutun da sabaha karşı bir araya gelinenine kadar pek çok çalışma toplantısı duyduk, hatta izledik.
Fakat…
Bu toplantıyı duyunca çok şaşırdığımızı itiraf etmeliyiz.
Nedeni…
Toplantının yerinin değil ama zamanının gerçekten çok özel olmasından kaynaklanıyor.
Çünkü…
Bursa’
da yaşayan pek çok kişi yeni yıla girerken eğlenmek için bir yerlere giderken, ya da yine pek çok Bursalı evinde yeni yıla girmek üzere televizyon karşısındaki yerini alırken Bursa kadroları 2011 yılında yapılacak yatırımları görüştükleri bir toplantıda buluştular.
Evet…
Toplantının yeri Dobruca’daki Buski Sosyal Tesisleri oldu. Tarih 31 Aralık 2010’du. Saatler ise 22.00’yi gösteriyordu.
Kısacası…
Yılbaşı gecesi insanlar eğlenmeye başlamışken, Dobruca’daki Buski Sosyal Tesisleri’nde Devlet Bakanı Faruk Çelik başkanlığında bir toplantı yapıldı.
Toplantıya…
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Mudanya Belediye Başkanı Hasan Aktürk, Kestel Belediye Başkanı Yener Acar, Gürsu Belediye Başkanı Orhan Özcü, AK Parti İl Başkanı Sedat Yalçın
ile AK Parti’nin merkezdeki ilçelerinin başkanları ve Büyükşehir Belediye Meclisi’nin AK Partili üyeleri katıldılar.
Çok özel saatlerde buluşan AK Parti kadroları o gece o saatlerde 2011’de Bursa’ya yapılacakları ve yapılması gerekenleri ele alıp konuştular.
İşte…
O toplantıdan beri Bakan Çelik’i çıktığı her kürsüde neşeli ve yüksek moralli görüyoruz.
Üstelik…
Bir de sloganı var: Laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz.
Şunu bir kez daha gördük…
İktidar partisinin belirleyici noktasında olan bir siyasetçi yapılan işler anlamında ortaya bir şeyler koyabildiğinde daha moralli, daha canlı oluyor.
Hele…
Yapılanların vatandaş tarafından benimsenmesi siyasetçi için tam anlamıyla moral şarj anlamına geliyor.
Büyük bir neşeyle anlatıyor…
“Laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz”
diye başlıyor ve Bursa’da artık çevre yolunun konuşulmadığını, “Yağmur yağmazsa susuz kalır mıyız?” diye kimsenin kaygılanmadığını söylüyor.
Tüm kadro olarak sık sık, hem gelecekte yapılacak hem de önümüzdeki hafta yapılacak işleri planladıklarını anlatıyor.
“Vatandaş da artık çözüme endeksli bakış ortaya koymaya başladı”
deyip şunu da ekliyor:
“Sorunlarınızı çözmek için gece gündüz çalışıyoruz. Yapılması gerekenler bir bir gerçekleşiyor.”
İşte…
Gündeminde olan konu başlıklarından bazıları:
Bir…
“Atatürk, Türkiye’nin bir baştan bir başta demiryolu ağıyla örülmesini ve muasır medeniyetler seviyesine çıkarılmasını istedi. Bu yatarak olur mu?”

İki…
“Bursa-Osmaneli hızlı tren ihalesi yapıldı. Bu yıl temelini atacağız.”
Üç…
“80 yıl önce söylenenlerin edebiyatını yapmak değil, gereğini yapmak önemli. Lafla muasır medeniyet seviyesine çıkılmaz.”
Dört…
“Birileri korkuyor. Demokrasinin olduğu yerde yanlışlar ortaya çıkar. Herkes yapılan yanlışı görür, teşhis eder.”
Beş…
“Baraj sorunu olanlar, yanlış kaynaklardan beslenenler önümüzdeki yıl o kaynaklardan bir daha beslenemeyecekler, siyaset yapamayacaklar.”
Altı…
“Teleferik modern olarak başlıyor. Şehir içinde ameliyatlar yapıyoruz. Otoyol, hızlı tren, duble yollar tamamlandığında İzmir’den üçüncü büyük il özelliğini alacağız.”
Yedi…
“2011 yılı sağlıkta yatırımlar yılı olarak geçecek.”
Sekiz…
“Biz medeniyetler kurmuş bir milletiz. Bursa tarih kokuyor. Tarihi eserler hizmet ehlini bekliyordu. Bunun için kanunlar çıkardık. Büyükşehir Belediyesi, Vakıflar 3 bin tarihi eseri ayağa kaldırdılar.”