Gemlik Belediye Başkanı Güler Facebook’tan sordu: Cargill-Gemlik-Büyükşehir üçgeninde neler oldu?

Gemlik Belediyesi şu sıralar Bursa kamuoyunun gündemine Savcılık soruşturması haberleriyle daha fazla geliyor. Belediyeye iş yapanlarla ilgili olarak belediye-parti ekseninde gelişen bir takım iddialar var. Bu iddialarla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında tutuklananlar, tutuklandıktan sonra serbest kalanlar var.
O bakımdan…
Umurbey’de iki dönem çok başarılı hizmetlere imza attıktan sonra Gemlik Belediye Başkanı seçilen Fatih Mehmet Güler bir yandan bu sıkıntıları yaşarken, diğer yandan Gemlik’le ilgili sıkıntılar yaşıyor.
Güler’in sıkıntı yaşadığını düşündüğü konuların başında ise Gemlik’in Büyükşehir’e bağlanması geliyor,
Nitekim…
İnternetteki sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta bugün Güler’in idari anlamda yaşadığı sıkıntılı dile getirdiği yazısı yayınlandı.
İlginç bulduğumuz bu yazıyı aynen aktarmakta yarar gördük.
İşte…
Facebook’ta yayınlanan Gemlik Belediye Başkanı Fatih Mehmet Güler’in zamanlama açısından da dikkat çeken yazısı:
Gemlik 23.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ile Bursa Büyükşehir Belediye sınırları içerisine dâhil olmuş oldu.
Dünya, yerinden yönetim ilkesine sıkı sıkıya bağlı bir yönetim anlayışı içinde iken ülkemiz bu yasa ile birlikte yeni merkezler oluşturuyor, birçok yetki, sorumluluk ve kaynağı yerelden alarak yeni oluşturduğu merkezlerde topluyordu. Öyle ki bundan böyle Gençali Mahallesi’ndeki suyun bile fiyatı Bursa’da belirlenecekti. Ayrıca su hattında bir arıza varsa o da Büyükşehir tarafından tamir edilecekti. Bundan sonra kanalizasyon ile İlgili sorunlarla Büyükşehir ilgilenecek gerek görür ise yatırımları da o yapacaktı.
Ulaşım da artık merkeze bağlı idi. Otobüs bilet fiyatlarının yanı sıra otobüslerin hangi saatlerde kalkacağından, durakların nereye konulacağına ilişkin kararlar Bursa’da veriliyordu. Geniş yollarla ilgili bütün sorumluluklar da Büyükşehir’e aitti. Yani bundan böyle İstiklal Caddesi ve  Orhangazi Caddesi başta olmak üzere bütün ana caddeler ve yollara ilişkin kararlar Büyükşehir’de alınacaktı. Haller ile ilgili kararlar da yeni merkezde alındığından, balık halimiz de  elimizden gitmişti.
Gemlik Belediyesinin imar ve bütçe ile ilgili aldığı tüm kararlar ancak Büyükşehir Belediye Meclisi’nce kabul edildikten ve Büyükşehir Belediye Başkanı onayladıktan sonra geçerli olacaktı. Yani bu yasa ile tamamen Bursa’ya bağlanmıştık.
Gemlik Belediyesi’nin gelirlerinin yarısı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne  giderken, kent için önemli kararların neredeyse tamamı artık Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından alınacaktı. Bu yerel yönetim şekli dünyada eşi benzeri olmayan bir yönetim şekli idi.
Ne eyalet sistemine benziyordu, ne de çağdaş ülkelerde uygulanan yerel yönetim sistemine. Bu yasa ile daha küçük yerleşim yerlerinde yaşayan insanlar yok sayılıyordu. Hiç şüphesiz Büyükşehir Belediye Yasası’nın uygulamasında daha bir sürü sıkıntılar yaşanacaktı ve faturayı ne yazık ki her zaman olduğu gibi halk ödeyecekti.
Doğrusunu isterseniz bu yasanın halka hizmet ilkesi hiçe sayılarak, halk yok sayılarak çıkarıldığını düşünenlerdenim.
Peki, Gemlik için bu kadar kayba sebep olan bu yasa çıkarken Gemlikliler niçin yeterince seslerini çıkarmamışlardı. Eğer o günleri hatırlar iseniz AKP ‘nin Gemlikli milletvekili Altan Karapaşaoğlu da dahil o günkü yöneticileri Gemlik’in Büyükşehir Belediye sınırları içerisine girmeyeceği taahhüdünü veriyorlardı. Aslında yasa teklifi de komisyondan Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine geldiğinde Bursa için valilik merkez kabul ediliyor ve  20 km lik bir yarıçap çizilerek Büyükşehir Belediye sınırlarının tespit edileceği belirtiliyordu. Bu durumda Gemlik de Büyükşehir sınırları dışında kalıyordu. Yani sorun yoktu. İktidar partisinin Gemlikli Milletvekili ve yöneticileri hiç şüphesiz ağırlıklarını koymuşlardı.
Hem yerelde hem de genelde kendilerine büyük bir oy vererek destek veren halka karşı sorumluluklarını biliyorlar, Büyükşehir Belediye sınırları içerisine girmenin Gemlik’e çok şeyler kaybettireceğini her fırsatta açık yüreklilikle ifade ediyorlardı. Aksi bir karar çıkar ise tepki koyacaklarını söylüyorlardı.
“Hiç şüphesiz iktidar partisi de Gemlik gibi önemli bir kentten gelebilecek büyük tepkiler ve hatta olası istifalar olabileceğini düşünüyorsa bu yasa teklifi aynen T.B.M.M.’den geçerdi.” Çoğunluk gibi  Gemlikliler de bu düşünceler içerisinde olduğu için gönül rahatlığı içerisindeydiler. Nasıl olsa Gemlik, Bursa Büyükşehir Belediye sınırları içerisine girmeyecekti.
Yasanın T.B.M.M.’de görüşüldüğü günde bir aksilik yoktu. Gemlik yine Büyükşehir Belediye sınırları dışındaydı. T.B.M.M görüşmeleri uzun sürüyordu. O nedenle Büyükşehir Belediye Yasası da ancak gece yarısından sonra görüşülecekti. Gemliklilerin hiçbir kaygısı yoktu dolayısıyla  gönül rahatlığı ile yattılar.
Ancak gece yarısı yasa görüşülürken Bursa’lı bakan bir önerge verdi. Bu önergede Bursa için 20 km. olan yarıçap sınırının,30 km ye çıkarılması öneriliyordu.  Eğer yarıçap büyüklüğü 30 km ye çıkarılır ise Gemlik de, Bursa Büyükşehir Belediye sınırları içerisine giriyordu. Bu Bursa’nın görüşü olarak AKP ‘nin Bursa’da ki en büyük gücü Bakan tarafından Meclis’e sunuluyordu. Bu önerge T.B.M.M.’ de oylamaya sunuluyor ve AKP tarafından kabul ediliyordu. Ne yazık ki kabul edenler arasında AKP ‘nin Gemlikli milletvekili de vardı.
Gemlik uyutulmuştu. Gece “Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde değiliz” diye gönül rahatlığı içerisinde yataklarına giren Gemlikliler, sabah kalktıklarında artık Bursa Büyükşehir Belediye sınırları içerisindeydiler. “Gemlik’i Büyükşehir sınırlarına sokmayız” deyip mangalda kül bırakmayan, esip gürleyen Gemlik’li milletvekili ve AKP  yöneticilerinden çıt çıkmıyordu. En küçük bir tepki bile göstermiyorlardı. Bu nasıl Gemliklilikti. İktidarda olan bir partinin mensubu veya yöneticileri olmak adına Gemlik satılır mıydı? Ama maalesef onlar satmışlardı!
Gemlik’le birlikte Orhangazi’nin bir kısmı da Bursa Büyükşehir Belediye sınırları içerisine girmişti. Bu yasa ile birlikte artık Cargill de Büyükşehir’e bağlıydı.
Bu durum; “yoksa Cargill kurtarılmak için mi Büyükşehir Belediye sınırlarına alındı?”sorularını da beraberinde getirmişti.
Bu soruyu bana soranlara “yok artık o kadar da değil” diye cevap veriyordum.
Ama açıkçası bu soru bana çok sorulur olmuştu.Kafam karıştı.
Cargill’in gücü bu kadar büyük müydü?
Konuyu biraz araştırıp görmek istedim.
Cargill’in Gemlik’in, Gemliklinin başına bela olan Büyükşehir Belediye Yasası ile ne ilgisi olabilirdi? Cargill’in Gemlik ile ne ilgisi olabilirdi?
Biraz araştırma yaptım.
Fazla yorum yapmamaya çalışarak bulduğum verileri bütün samimiyetimle paylaşmak istiyorum.
Lütfen tarihleri ve olayların akış sırasını takip ediniz. Çünkü ancak bu takdirde sağlıklı bir yorum yapabilirsiniz.
23.07.2004 tarihinde 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Bu kanunla birlikte, Gemlik’in yanı sıra Orhangazi’nin Gemiç, Gürle, Karsak, Yeni Gürle köyleri de Büyükşehir Belediye  sınırları içerisine dahil oldu. (Cargilll’in bulunduğu bölge) Ancak o sırada Gemlik’de 4 Belediye vardı. Bu sebeple imar konusunda bu bölgenin hangi Belediyeye bağlandığı belli değildi.
11.10.2004 tarihli Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında bu belirsizlik ortadan kalktı. Bu bölge Gemlik Belediyesi’ne bağlanmıştı. Artık o bölge ve Gemlik’in diğer bütün köylerinin Uygulama imar planı yapma yetkisi ve adı geçen bölgelerde ruhsat verme yetkisi Gemlik Belediyesi’ne aitti.
16.12.2004 tarihinde Endüstri Bölgesi Yönetmeliği çıktı. Ankara’da birileri işini takip etmiş,halk deyimiyle adamını bulmuş işini halletmişti.
21.12.2004 tarihinde Cargill bu yönetmelik ve yasalara dayanarak fabrikalarının bulunduğu alanın Özel Endüstri Bölgesi olarak ilan edilmesi için müracaatta bulundu.
05.07.2005 tarihinde Cargill Özel Endüstri Bölgesi ilan edildi.212.240m2 büyüklüğündeki alan Endüstri Bölgeleri Koordinasyon Kurulunun 05.04.2005 tarihli ve 2005/01 sayılı kararına dayanan(Bu kurumun bu tarihe kadar ilk karar)Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 26.04.2005 tarihli ve 5022 sayılı yazısı üzerine 05.05.2005 tarihinde Bakanlar Kururu karar vermiş Cumhurbaşkanının onayından sonra 05.07.2005 tarihli ve 25866 sayılı resmi gazetede yayınlanarak Cargill Özel Endüstri bölgesi ilan edilmişti.Çok zor bir süreç,kısa bir sürede başarı ile aşılmıştı. Sıra planlamaya gelmişti.
12.08.2005 tarihinde 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Çevre ve Orman Bakanlığınca Revize edilerek Cargill’in ruhsat alabilmesi için gerekli olan alt ölçekli planların yapılmasının önü açılmıştı.Planlama ilkeleri gereği bundan sonra bir aylık askı süresinden sonra 1/5000 ölçekli plan yapılacak o da bir ay askıda kaldıktan sonra 1/1000 ölçekli imar planı yapılacaktır.1/1000 ölçekli imar planının askı süresinden sonra plan yürürlüğe girecekti.
08.09.2005 tarihi Gemlik Belediye Meclisi toplantısında Cargill’in 1/1000 ölçekli  uygulama imar planı kabul edilmiştir.(1/5000 ölçekli imar planı yapılmaksızın)
10.10.2005 tarihli Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında da Gemlik Belediye Meclisi’nin kararı kabul edilmiştir.Bir aylık askı süresi başlamıştır.
17.01.2006 tarihinde Cargill’e imar durumu verilmiştir. Açıkcası burada süre biraz uzamış. Herhalde imar durumu verilirken “Gemlik’e Cargill neler yapacak, Gemlik’e neler kazandırabilir” diye konuşulmuş olabilir.
15.02.2006 tarihinde Cargill’e yenileme ruhsatı Gemlik Belediyesi tarafından verilmiştir.
20.02.2006 tarihinde Cargill’e yeni yapı, ilave,tadilat ruhsatı Gemlik Belediyesi tarafından verilmiştir.
24.02.2006 tarihinde Cargill’e yeni yapı ilave ruhsatı Gemlik Belediyesi tarafından verilmiştir.
Böylece Cargill, AKP ‘li Gemlik Belediyesi yönetimi tarafından ruhsatlı hale getirilmiştir. O tarihe kadar neredeyse hiçbir yerde planlama çalışmaları yapılmamışken, çok kısa bir sürede Cargill’in bulunduğu alan yasal hale getirilmiştir. Tabiî ki bu durum karşısında sizin gibi benim de kafama bir takım sorular takılıyor.
1-Acaba bu iş Gemlik Belediyesi’nin kendi işi olsaydı veya kamu yararı söz konusu olsaydı bu kadar kısa sürede sonuçlanır mıydı?
2-Cargill’in işi yasallaşırken Gemlik ne kazanmıştır?
3-Bu süreci kim ya da kimler takip etmiştir? (Altan Karapaşaoğlu ve Mehmet Turgut olmasın sakın?)
İddia edildiği gibi (kendi belediyesi kapanırken bile Cargill’i kurtarmaya çalışan, kendi beldesinin belediyesinin kapanmaması için kılını bile kıpırdatmayan)
Gemlikli vekil mi takip etmiştir?
Yerel yönetimi kaybettikten sonra “hırsızlar iş başında” diyerek bu günleri mi hatırlamıştır?
Bu konuda sayfalarca yorum yapabilirim, ancak yapmayıp yorumu size bırakıyorum.
Fatih Mehmet Güler
(Gemlik Belediye Başkanı)