Yıllarca köyleri kirletiyor diye kovalanan, değeri anlaşılınca yolu gözlenen ilk leylek bugün geldi

Leylekler… Asırlardır, evlerin bacalarına yaptıkları yuvalarla Bursa Ovası’ndaki köylerin simgesi oldular.
Dahası…
Gelişleri baharın müjdecisi olarak kutlandı. Sıcak bölgelere doğru gidişleri ise kışın habercisi olarak kabul gördü.
Bununla birlikte…
Köylülerin bahçelerindeki ve tarlalarındaki zararlı hayvanlarla mücadelede leylekler çok özel koruma görevleri üstlendiler.
Bir anlamda, insanların ve evlerin bekçileri gibi bacaların üzerindeki yuvalarında oturup çevreyi izlediler.
Fakat…
Leyleklerin yuva yaptığı bacaların olduğu kimi evlerde, hatta köylerde “etrafı kirletiyorlar” tepkisi de oluştu. O nedenle yuva yapmalarını engellemek için özel önlem geliştirenlere rastlandı. Bazı köylerde leylek kovma seansları yapıldı.
Bir gün baktık ki…
Havaların ısındığı dönemlerde Bursa’ya dönen, havalar soğuduğunda daha sıcak bölgelere göç eden leylekler azalmış.
Hatta…
Bazı köylere hiç leylek gelmez olmuş. Bacaların üstleri boş ve ıssız kalmış.
Gerçi…
İlaçlı tarım, sanayileşme, köylerdeki yapıların eski köy evlerinden betonarmeye dönüşmesi gibi pek çok neden leyleklerin bir daha dönmemesinde etkili oldu ama, kimse de bir gün, halk arasında Hacı Baba da denilen leyleklerin Bursa Ovası’nı terketmesini beklemiyordu.
Onların ortadan kayboluşu doğanın değişimi kabul edildi.
Bunun üzerine…
Duyarlı organizasyonlar, leylekleri geri getirmek üzere çok özel çalışmalar yaptılar.
Başı da…
Nilüfer Yerel Gündem 21 önderliğinde oluşturulan Uluabat Gölü Yönetim Planı Yürütme Kurulu çekti. Bunu söylerken, Leylek Dostu Köyler projesiyle çevreyi bilinçlendirmek için çok emek harcayan Prof. Dr. İsmet Arıcı ve eşi Fransizka Arıcı’yı unutmamak gerekiyor. Çünkü, onlar unutulursa haksızlık olur.
Üzerinden 6 yıl geçmiş…
Nilüfer Yerel Gündem 21 Genel Sekreteri Mehmet Kartal, o yıllar çalıştığımız Olay gazetesinde ziyaretimize geldiğinde, ilk kez Uluabat Gölü kıyısındaki Eskikaraağaç Köyü’nde, leylekleri korumak için Leylek Şenliği düzenlediklerini söylemişti.
6 yıl önceki bu ilk Leylek Şenliği’ni duyunca şaşırmıştık. İtiraf etmeliyiz ki, ova köylerinin sembolü leyleklerin azaldığını hissediyorduk ama, bunun yokluk derecesine dönüştüğünü farkedememiştik.
İşte…
6 yıldır o gönüllü grubu bıkmadan usanmadan çalışmalarını sürdürüyorlar ve leylekleri yeniden Bursa Ovası’na getirebilmek için canla başla uğraşıyorlar. Güney Afrika ve Kuzey Batı Avrupa’dan Uluabat’a gelen leylek trafiğini yeniden canlandırabilmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar.
Bu seferberliğe…
Eskikaraağaç örnek ve önder köy olmakla birlikte çevre köyler de katıldı. Sivil toplum organizasyonları, platfomlarla köylüler ele ele vererek geleneği bilinçtli bir şekilde sürdürüyorlar.
Bekledikleri yılın ilk yolcuları bugün saat 10.30 sıralarında geldiler.
Geldiler ve Mustfakemalpaşa’nın Uluabat Gölü güney kıyısındaki köylerinden biri olan Karaoğlan Köyü’ne yerleştiler.
Hem de…
Uluabat Gölü Leylek Dostu Köyleri Projesi kapsamında gölün çeşitli noktalarına yerleştirilen hazır leylek yuvalarından birine yerleştiler.
Doğrusu…
Köyleri kirletiyorlar diye yıllarca kovaladıktan sonra değerlerini anladığımız leyleklerin dönüşü önemli. Mevsimin ilk leyleğinin gelip hazır yuvaya yerleşmesi de bir başka önemli gelişme.
Şimdi…
Bir yandan leyleklerin çoğalması bekleniyor. Bir yandan da bu yıl 21-22-23 Mayıs tarihlerinde yine Eskikaraağaç Köyü’nde yapılacak 6. Leylek Şenliği’nin hazırlıkları başladı.
Hedef…
Hem şenlik tarihine kadar Uluabat Gölü çevresindeki leylek yerleşeminin tamamlanması, hem de leyleklerin eskiden olduğu gibi Bursa Ovası’nın sembolü özelliğini yeniden kazanması.
Bunun için de…
Nilüfer’deki çabaların, ovadaki diğer yerleşim yerlerinde de aynı bilinç, aynı istekle tekrarlanması.
Yani…
Doğa dengesinin ve doğal yaşamın yeniden eski dengesini bulması.
Ne dersiniz, bunu başarabilmek çok mu zor?