Siyaset ustasından çok özel uyarılarla siyaset dersi

Siyaset ustasından çok özel uyarılarla siyaset dersi Siyaset ustası Turhan Tayan, siyaset dersi özelliği taşıyan konuşmasında iktidarı hangi konularda nasıl eleştirdi? Merkezde birleşmeyi nasıl yorumladı, teşkilatlara hangi uyarıları yaptı, neler söyledi?

Bayramın ikinci gününden, yani pazartesi gününden beri Doğru Yol Partisi/Demokrat Parti ile bütünleşeceği Anavatan Partisi’nden kimle konuşsak, ilk kez ortaklaşa düzenlenen bayramlaşmada Turhan Tayan’ın yaptığı konuşmadan söz ediyor.

Herkesin dilinde…

Adalet Partisi ve DYP’de il başkanlığı yaptıktan sonra DYP’de milletvekili seçildiği ilk dönemde Grup Başkanvekilliği sorumluluğu üstlenen, ardından Milli Eğitim ve Milli Savunma bakanlıkları yapan deneyimli siyasetçi, bir başka deyişle siyaset ustası Turhan Tayan’ın bayramda hem iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi için yaptığı önemli eleştiriler, hem de birleşme sonrasına yönelik teşkilata uyarılar var.

Biz de…

Bayramlaşmaya katılamadığımız için Tayan’ı aradık.

Öncelikle de…

Son yıllarda DYP ve sonrasında DP bayramlaşmalarında “yok farzedilen” ve görmezden gelinen Turhan Tayan’a kürsünün nasıl verildiğini merak ettik.

Meğer…

Bayramdan iki gün önce DP İl Başkanı Füsun Yaşar aramış. Siyasete Tayan’ın İl Başkanı olduğu dönemde DYP İl Kadın Kolu Başkanı olarak başlayan Yaşar, önce bayramlaşmaya davet etmiş, sonra da konuşma yapmasını rica etmiş.

Tayan da bu rica üzerine kürsüye çıkıp, dinleyen herkesin “siyaset dersi” kabul ettiği konuşmasını yapmış.

••••••••••

İlk tespiti şu:

“Türkiye zor günlerden geçiyor. Türkiye’nin siyasi sorunları, ekonomik sorunları gerçekten endişe verici bir noktaya geldi.”

Gördüğü şu

“Üzülerek ifade edeyim ki, 2002 yılında tek başına iktidara gelen AKP, dünyada hüküm süren olumlu ekonomik gelişmeleri, siyasi gelişmeleri iyi bir şekilde değerlendiremedi, o pozitif ortamın şartları bir şansa dönüştürülemedi.”

Görüşü şu:

“2002 yılında hüküm süren ekonomik sıkıntılar ve yolsuzluk iddiaları, geride bıraktığımız 7 sene içerisinde iyi bir yönde değerlendirilebilirdi.”

7 yıl öncesine dönen Tayan şunları anımsatıyor:

“Millet AKP’ye tek başına iktidar imkanı vermişti. Bu imkan ki bunun içinde dünyadaki döviz bolluğu, dünyadaki ekonomik istikrar, dünyadaki tüketim hacmi bir fırsattı Türkiye için.”

Gözlemini aktarıyor:

“Avrupa Birliği ile iyi ilişkiler, batı ile entegrasyon açısından demokratikleşme açısından bir fırsattı. Bunlar AKP tarafından hoyratça kullanıldı ve değerlendirilemedi.”

Bugünün tablosu şu:

“Şimdi dünyada büyük bir ekonomik kriz var. Tüketim imkanları azaldı. Dolayısıyla ihracat imkanlarımız azaldı, istihdam daraldı.”

Ardından…

“Avantaj dezavantaja dönüştü” diyor ve şu sonuçları çıkarıyor:

“Demokratik halk ve özgürlükler alanında yapılması gerekenler ki öncelikle daha çağdaş, daha demokratik, özgürlükçü bir anayasa, daha demokratik siyasi partiler yasası, parti içi demokrasiyi öngören değişiklikler, daha adil seçim sistemi, dokunulmazlıkların kaldırıldığı, yasakların kaldırıldığı bir Türkiye’yi yeniden kurma imkanı ve fırsatı bu iktidar tarafından kaçırıldı.”

Eleştirilerini sıralıyor:

“Yasaksız Türkiye, yolsuzluk yapılmayan bir Türkiye, yoksullukla mücadele eden bir Türkiye vaad ederek işbaşına geldiler, hiçbir devirde olmayan yolsuzlukların içinde boğuldular.”

Devam ediyor:

“Yasaksız Türkiye dediler, kendilerinden olmayan herkesin telefonlarının dinlendiği, korku içinde yaşanan bir Türkiye yarattılar.”

Şunu da ekliyor:

“Yoksullukla mücadele edeceğiz dediler, milleti yardım filelerine, iftar sofralarına fakir fukara fonu desteğine, çuvalla dağıtılan kömüre muhtaç ettiler.”

Şu tespiti yapıyor:

“İşin acı tarafı, sadece kendilerinden olan yoksulu gördüler. Kendilerinden olmayan yoksul onlar için yoksul değildi.”

••••••••••

İktidara yönelik nalına-mıhına tespit ve eleştirilerin ardından, deneyimli siyasetçi Tayan, merkezde birleşmeyi değerlendiriyor.

Bunu da…

Siyaset ve seçmen ilişkileri arasında şöyle bir bağ kurarak yapıyor:

“Böyle bir ortamda millet yeni bir arayış içine girdi. Kime sorarsanız bugünkü iktidardan şikayetçi. Ama kime oy vereceğini sorduğunuz zaman orada bir sıkıntı doğuyor. Beklediğiniz istediğiniz cevabı alamıyorsunuz.”

Umudunu aktarıyor:

“İşte diyoruz ki, merkezde yeniden bir oluşum, yani Doğru Yol Partisi ile Anavatan Partisi’nin bütünleştiği bir Demokrat Parti milletin bu beklentisine cevap verebilir.”

Gerekçesinde uyarı var:

“Millet tutunacak dal arıyor. Bu dal ne kadar güçlü kuvvetli olursa, bu ağacın meyveleri ne kadar güzel olursa, ne kadar güzel mesajlar verirse millet Demokrat Parti’ye o denli sarılır.”

Önemli bir uyarı daha yapıyor:

“Demokrat Pati’nin derde deva olması lazım. Milletin buna ihtiyacı var. Geçmişten ders alarak, geçmişe takılmadan, geleceği düzenlemeliyiz. Bunu millet bekliyor.”

Şu çağrısı birleşme sonrası parti içine:

“Hepimize düşen görevler var. Yapmamız gereken fedakarlıklar var.”

Şunu vurguluyor:

“Keşke 2007 yılında bu teşebbüs başarılı olabilseydi. Olsaydı bugün Meclis sandalye dağılımı farklı olacaktı.”

Tekrar bugüne dönüyor:

“Geç de olsa şimdi yeni bir fırsat doğdu. Bu fırsatın olumlu şekilde değerlendirileceği gelişmelerden anlaşılıyor.”

Teşkilata düşen görevi söylüyor:

“Hepimiz bu gelişmelerin müspet sonuç vermesi için destek olmalıyız. Kimse rehavete kapılmasın, bu bütünleşme kendiliğinden her şeyi halletmeyecek. Bizim sorumluluğumuzu arttıracak.”

Yeni dönemi işaret ediyor:

“Geçmişte iki hizmet kervanı birbirini hırpaladı. Şimdi bu iki hizmet kervanı aynı lokomotifin arkasında bir bütün halinde hizmet imkanı buluyor.”

Ve son sözü:

“Herkes iyimser olmalı, ama çalışmalı.”

Sarıgül, değişim isteyenleri İstanbul’a topluyor

Şu günlerde İstanbul caddelerindeki bilbordları Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün büyük bir fotoğrafı ve imzasının yer aldığı afişler süslüyor.

Afişlerde…

“İktidar Yolunda İstanbul Buluşması” başlığı altında, “değişim isteyen herkes” 27 Eylül Pazar günü saat 12.00’de, Zeytinburnu’ndaki Abdi İpekçi Spor Salonu’na davet ediliyor.

Sarıgül önderliğinde kuruluş çalışmaları son aşamaya gelen Türkiye Değişim Haraketi’nin çıkış noktasını oluşturması hedeflenen İstanbul Buluşması’na, aralarında Bursa’nın da olduğu pek çok ilden binlerce kişinin katılması bekleniyor.

Üstelik…

Sarıgül toplantıda yapacağı konuşmada, TDH’nın partileşme çalışmalarıni, siyaset anlayışını ve projelerini açaklayacak.

Nitekim…

TDH lideri toplantıya davet açıklamasında, “Türkiye’nin yeni bir değişime, yeni bir siyaset anlayışına ve yeni bir enerjiye ihtiyacı var. Türkiye Değişim hareketi, toplumun tüm kesimlerini kucaklayacak yeni bir siyaset modeli getiriyor” diyor.

Okullar adres veriyor veliler isyan ediyor

Araya bayram girmesiyle nedeniyle birazcık uzayan tatilin ardından okullar bugün açılıyor.

Gerçi…

Okula alışmaları için birinci sınıf öğrencileri geçen hafta başladılar ama bugünden itibaren yeni eğitim yılı başlamış oluyor.

İlk günler güzel ve özel olur. Öğrencilerde ve ailelerinde heyecan yüksek olur.

Ancak…

Son yıllarda giderek katılaşan bir uygulama dikkat çekiyor. Neredeyse okulların tümü, öğrencilerinin giyecekleri kıyafetleri belirlerken farklı davranıyorlar.

Dahası…

Neredeyse okul yönetimlerinin tümü, bu farklı kıyafetler için belirli işyerleriyle anlaşıyorlar ve öğrenci velilerini bu işyerlerinden alışverişe yönlendiriyorlar.

Dolayısıyla…

Rekabet ortamı ortadan kaldırılırken, daha ucuza alınabilecek kıyafetler için veliler yüksek ödemeler yapmak zorunda kalıyorlar.

Bu da, velilerin tepkisine yol açıyor.

Bazı okulların yöneticileri, ödenek istemek yerine, “kendi imkanlarımızla başardık” deyip birbirleriyle yarışmak adına velileri sıkıntıya sokuyorlar.

Kimi duvar, kimi bahçe düzenlemesi, kimi onarım için para topluyor. Tahtalar bile velilere aldırılıyor.

Geçen hafta okula ilk adımı atan birinci sınıf öğrencilerinden okul ihtiyaçları için katkı payları istendi.

Görünen o ki…

Bugün de tüm sınıfların devreye girmesiyle katkı payı tebligatları zirveye ulaşacak.

Milli Eğitim ise seyrediyor.Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Olay Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. 24-9-2009

Tanıtım Yazısı

Dolum ve kapama makineleri nelerdir?

Gıda sektöründen kimya endüstrisine kadar geniş bir yelpazede kullanılan dolum ve kapama makineleri, üretim süreçlerinin vazgeçilmez parçalarıdır. Modern üretim hatlarının kalbinde yer alan bu makineler, […]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*