Kan bağışını öğrendik, şimdi de sıra organ bağışını öğrenmekte!

Aslında… Geleneklerimizle ve dini inançlarımızla sosyal paylaşıma açık, yardımı seven bir milletiz. Ama cebimizden yaparken hiç tereddüt etmediğimiz bağışı, can paylaşmak için vücudumuzdan yaparken çekingeniz. Hele cesedimizin bozulmasına hiç tahammül edemiyoruz.
Örneğin…
Yaşam için en önemli olan kan konusunda yıllardır düzenlenen bağış kampanyaları yeni yeni sonuç vermeye başladı. Şirketler, dernekler ve siyasi partiler son birkaç yıldır topluca kan bağışı yapıyorlar.
Gerçi…
Bu kampanyalar kan bağışını öğrenmeye başladığımız anlamına geldiği için önemli. Ama organ bağışı için ne yazık ki gerekli düzeye henüz ulaşamadık.
Oysa…
Akrabalarımız, yakınlarımız, arkadaşlarımız arasında, yaşadığımız çevrede organ bağışı bekleyen hastalar var. Nedense onları unutuyor ya da görmezden geliyoruz. Sorunu kendimiz yaşadığımızda gerçeği anlıyoruz ama iş işten geçmiş oluyor.
İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan’ın açıkladığı rakamlara bakarken aklımızdan işte bunlar geçti.
Ülkemizde halen 20 bin 818 hasta böbrek, 2 bin 043 hasta karaciğer, 391 hasta kalp, 235 hasta pankreas, 37 hasta akciğer bekliyor. Toplamda, hayata bağlanmak için bekleyen hasta sayısı 23 bin 528’e ulaşıyor.
2012 yılında 2 bin 095 böbrek nakliyle Amerika ve Fransa’dan sonra üçüncüyüz. Üstelik sağ kalma oranı yüzde 96.
Şöyle bir istatistik de var:
Avrupa’da organ nakillerinin yüzde 80’i kadavra, yüzde 20’si canlıdan yapılırken, Türkiye’de organ nakillerinin yüzde 75’i canlıdan. Kadavradan nakil ise yüzde 25’te kalıyor.
Bursa’ya gelince…
Organ bağışımda 2011’de nüfus başına düşen kadavra verici sayısında 4.6 ile Antalya, İzmir, Ankara’nın ardından 4. olan Bursa, 2012 yılında kampanyalarla 8.8’e yükselip birinci sıraya yerleşti.
Şu an ise…
5 Kasım 2013 itibariyle 124 beyin ölümüne karşın 40 donör ile organ bağışında Antalya’dan sonra ikinciyiz.