Sağlık turizmi Balkanları keşfediyor… Bursa’nın petrolü de termal suyu

BAYRAM VARDAR
BAYRAM VARDAR

3 yıl önceydi… Recep Altepe döneminde Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı olarak yerel yönetim yatırımlarına yönelik çalışmalar yapan Bayram Vardar görevi devretmişti.
O günlerde…
Bir sabah buluşup Bursa üzerine sohbet ederken, bilgisayarını açıp “Bak Bursa’nın kurtuluşu bu projede” demiş, Sıcaksu bölgesinde planlanan Termal Turizmi Projesi’yle ilgili adımları anlatmıştı.
Şu sözü aklımızda kaldı:
“Bursa’nın petrolü şifalı termal sıcak suyu. Biz de termal suyumuzu tıpkı petrol gibi değerlendirmeliyiz.”
2 gün önce…
Bu kez telefonda sohbet ederken “Bursa termal suyunun şifasını pazarlamak için Arap turiste yöneliyor. Oysa asıl pazar Balkan coğrafyasındaki kendi akrabalarımızda” dedi.
Gerçi…
Kendisi de Balkan göçmeni olan Vardar’ın sorumluluk üstlendiği dönemdeki Sıcaksu Termal Projesi yatırımcı çıkmayınca değişti, alanın büyük bölümüne TOKİ tarafından satılmak üzere konut yapılacağı açıklandı, ama yıllarca üzerinde çalıştığı termal su–sağlık turizmi konusuna çok farklı bir pencereden baktı:
“Balkan insanının tüm Avrupa’da akrabaları var. Bugün Avrupa’nın herhangi bir şehrinde, Balkan ülkelerinin farklı şehirlerinden gelen Balkan insanı bulmak mümkün. En çok yoğunlaştıkları ülkeyse şüphesiz Türkiye.”
Şunun da altını çizdi:
“Bugün herhangi bir Balkan şehrindeki birine sorsanız Türkiye’de akrabalarının bulunduğunu söyler. Akrabalarının yoğunlaştığı şehir ise hiç şüphesiz Bursa.”
Üzerinde durduğu şu:
“Bursa sahip olduğu zengin termal su kaynaklarıyla Türkiye’nin başkenti.”
Bu noktada…
Avrupa’daki termal tesislerinde Balkan ülkelerinden akrabalarımızla karşılaşılacağını anımsatıp şunu önerdi:
“Balkanlar’daki topluluklarımızda neredeyse herkesin Bursa’da akrabası var. Sağlık turizmi için Avrupa’ya gideceklerine fiyat avantajı yanında akrabalarının olduğu Bursa’ya daha kolay gelirler.”