Aslında… Aralarında Bursa’ya kurulacak Teknik Üniversite’nin de yer aldığı ve 7 devlet, 1 de vakıf üniversitesi kurulmasını içeren YÖK yasasının 15 gün önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gelip görüşülmesi planlanmıştı.
Ne var ki…
Meclis Danışma Kurulu araya daha acil bulduğu başka yasaları alınca, bizim üniversitenin kuruluşuyla ilgili görüşmeler 13 Temmuz gecesi yapılabildi.
Hükümet teklifi olarak TBMM Gündemi’ne gelen yasa beklendiği gibi çıktı ama burada Bursa’yı ilgilendiren çok önemli bir son dakika atağı var.
Oysa…
Yasanın görüşmeleri sırasında Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu çok belirleyici davrandı ve hükümetten geldiği haliyle geçmesi için çaba harcadı.
Yani…
TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi sırasında milletvekillerinin önerge vererek yasaya ya da yeni kurulacak üniversitelere eklemeler yapmalarını önleyecek her türlü önlemi aldı.
Bakan Çubukçu aynı titizliği, genel kurul öncesi teklifin Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmesi sırasında da sürdürdü.
Komisyondaki görüşmelerin son günü, Çubukçu’nun katılması gereken bir toplantı nedeniyle Meclis’ten ayrılması gerekti. O gün de komisyonda Milli Eğitim Bakanı’na Devlet Bakanı Faruk Çelik vekalet etti.
Çelik’in vekalet ettiği Plan Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında, Komisyon Üyesi Bursa Milletvekili Sedat Kızılcıklı tarafından bir önerge verildi.
Milli Eğitim’e vekalet eden Devlet Bakanı Çelik’in bilgisi altında verilen önergede Kızılcıklı, kanun teklifinde Bursa Teknik Üniversitesi için öngörülen fakülte sayısının 5’ten 6’ya çıkarılması isteniyordu. Ayrıca 2 enstitü ile bir de yüksek okul kurulacaktı.
Kızılcıklı’nın önergesine Çelik itiraz etmeyince komisyonda sürpriz bir son dakika atağa gerçekleşti.
Nitekim…
Çubukçu’nun geri dönmesiyle genel kurulda iş daha sıkı tutuldu ve bir daha yasada değişiklik yapma fırsatı kalmadı. Tek fırsatı değerlendiren de Bursa oldu.
Böylece…
Yasada planlanan İletişim, Orman, Denizcilik, İnsan ve Toplum Bilimleri ile Doğa Bilimleri Mimarlık ve Mühendislik fakültelerine ek olarak Bursa Teknik Üniversitesi bünyesinde Sanat ve Tasarım Fakültesi de kurulacak.
Üniversiteye bağlı olarak Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri enstitüleriyle Yabancı Diller Yüksek Okulu da olacak.
Yeni üniversitenin kurulması için başından beri çalışan AK Parti Bursa Milletvekili Sedat Kızılcıklı, bu özel oturumda TBMM Genel Kurulu’nda 5 dakikalık bir konuşma yaptı.
İşte…
TBMM Tutanakları’na göre Kızılcıklı tarihi konuşmasında aynen şunları söyledi:
“Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; 506 sıra sayılı Yasa Tasarısı’nın ikinci bölümü üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum. Öncelikle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu rakamlar, bu yasa tasarısının görüşülmesi içerisinde sürekli verildi ama ben de tekrar etmek istiyorum:
Hepinizin bildiği gibi 2002 yılına geldiğimizde bu ülkede 53 tane devlet üniversitesi, 23 tane de vakıf üniversitesi olmak üzere toplam 76 tane üniversite ülkemize, milletimize kazandırılmıştır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
2002’den itibaren de bildiğiniz gibi özellikle ‘her ile bir üniversite’ çalışmaları içerisinde üniversite sayımız sürekli artmıştır. Bu anlamda son sekiz senede 42 tane devlet üniversitesi, 28 tane de vakıf üniversitesi olmak üzere 70 tane üniversite yine ülkemize ve milletimize kazandırılmıştır.
Bu tasarının kanunlaşması hâlinde 7 tane devlet üniversitesi, 1 tane vakıf üniversitesinin daha ülkemize kazandırılacağını düşünürsek, baktığımız zaman sekiz sene içerisinde 78 tane üniversiteyi ülkemize ve milletimize kazandırmış olacağız. Dolayısıyla üniversite sayımız da 154’e ulaşmış olacak.
Tabii öbür taraftan da öğretim görevlisi sayılarımızın da yaklaşık 26 binlerden 94 binlere geldiğini de ifade etmemiz lazım.
Bir taraftan üniversite sayımız artıyor, bir taraftan da bu üniversitelerde hizmet verecek, öğrenci yetiştirecek, ülke gençliğimize daha kaliteli hizmet verecek, eğitim verecek olan öğretim görevlisi sayımız da hızla yükseliyor.
Bütün bunlar ne anlama geliyor? Hep şikâyet ettiğimiz bir konu var: Gençlerimiz üniversite kapılarında bekliyorlar.
İşte bu üniversitelerin artması, bu öğretim görevlilerinin artması artık yavaş yavaş gençlerimizin bu sıkıntılarının azalmaya başladığını gösteriyor.
Tabii hepimizin bir nihai hedefi var: Herkes üniversite eğitimi alsın, üniversite eğitimi sınavsız olsun.
İşte bunların yolu da üniversite sayısını artırmaktan, tabii ki kaliteyi bozmadan artırmaktan ve öğretim görevlileri sayısını da artırmaktan geçiyor. Bu anlamda Türkiye hızla bu noktaya gidiyor. Bundan hepimiz mutluluk duymalıyız, bundan hepimiz de sevinç duymalıyız diye düşünüyorum.
Her ile bir üniversite dediğimiz zaman bunun kolay bir şey olduğunu lütfen kimse zannetmesin.
Çünkü 22’nci Dönemde birçok ile yeni üniversiteler kurduğumuzda, o ilin milletvekilleri buralarda konuşma yaptığında bu üniversitelerin on yıl geriye, yirmi yıl geriye dönük hikâyelerini bizlere anlattılar.
22’nci Dönemdeki milletvekili arkadaşlarımız bilirler, hangi bakanlar, hangi hükümetler, hangi valiler, hangi belediye başkanları, hangi milletvekilleri bu konuda söylemişler, taahhüt etmişler, seçim beyannamelerine yazmışlar ama tabii ki bu üniversiteleri yapmak bu hükümete ve geçen dönemki hükümetlere nasip oldu.
Değerli arkadaşlarım, bu üniversitelerin içerisinde Bursa’ya da bir teknik üniversite kurulması planlanmaktadır. Tabii, aslında Bursa’ya kurulacak olan bu üniversite bir haksızlığı giderecektir.
Niye bunu ifade ediyorum? Şu anlamda ifade ediyorum:
Bakın, Ankara’nın nüfusu, merkez nüfusu yaklaşık 4 milyon 200 bin ve 4 tane üniversitesi var. İzmir’in yaklaşık nüfusu 3 milyon 200 bin, yaklaşık 3 milyon 200 bin nüfusa 3 üniversite var. Kocaeli’nin nüfusu 1 milyon 392 bin, üniversite sayısı 2. Eskişehir’in nüfusu -merkez- 600 bin, üniversite sayısı 2. Bursa’nın nüfusu 1 milyon 800 bin, üniversite sayısı 1.
Dolayısıyla yıllardır Bursalıların özlemini duyduğu ve bir anlamda Bursa’ya yapılan üniversite anlamındaki haksızlık da Bursa Teknik Üniversitesinin kurulmasıyla giderilecektir.
Diğer taraftan baktığımızda, sanayi şehri olan Bursa’nın, yine üretim merkezi olan Bursa’nın, bir ihracat merkezi olan Bursa’nın, otomobil ve tekstilin merkezi olan Bursa’nın da bir teknik üniversiteyle buluşması, bu iş kollarına da buralardan kaliteli, vasıflı, nitelikli insanların yetişecek olması da gerçekten çok doğrudur.
Biliyorsunuz, Bursa’da hâlen Uludağ Üniversitesi adıyla bir üniversitemiz var, yaklaşık 41 bin öğrencisi var ve bugün Uludağ Üniversitesi geldiği noktayla, kalitesiyle, hizmetiyle gerçekten Türkiye’nin gözde üniversitelerinden birisi hâline gelmiştir. Bu üniversitemizde de bugüne kadar hizmet eden, kuruluşunda da hizmet eden herkese teşekkür ediyorum.
Son olarak şunu ifade etmek istiyorum: Gerçekten, yıllardır Bursa ikinci bir üniversiteyle buluşmak istiyordu. Bu akşam bu yasayla bunu gerçekleştireceğiz.
Ben bu konuda büyük çaba gösteren ve Bursa’ya bu üniversitenin kurulmasında emek veren başta Sayın Başbakanımıza, Millî Eğitim Bakanımıza, Devlet Bakanımız Sayın Faruk Çelik’e ve Bakanlar Kurulumuza, Yükseköğretim Kurumumuza, Bursa kent dinamiklerimize, Büyükşehir ve ilçe belediyelerimize, sivil toplum örgütlerimize, Bursa basınımıza, Bursalı hemşerilerimize çok teşekkür ediyorum ve emeği geçen bütün herkese teşekkür ediyorum.
Bursalılara ve ülkemize hayırlı olsun diyorum, saygılar sunuyorum.”