Vuvuzela’nın sesi Kaplıkaya’dan daha da kötü geldi!

Güney Afrika’da devam etmekte olan Dünya Kupası futbol maçları bir çok evde televizyonun sesi kapatılarak izleniyor. Çünkü statlarda maç boyunca hiç aralıksız çalan Güney Afrika’nın yerel müzik aleti vuvuzela sesi baş ağrısına yol açıyor.
O nedenle…
Güney Afrika’daki Dünya Kupası literatüre baş ağrısı yapan maçlar olarak geçti.
Gerçi…
Aynı kapsamda değil ama Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin için de geçen dönemden buyana baş ağrısına dönüşen bir proje var: Kaplıkaya Cazibe Merkezi.
İşte…
Belediyenin baş ağrısı haline gelen bu projeyi, futbol maçlarında televizyondan yansıyan sesler nedeniyle bile baş ağrısı yapan vuvuzela adlı yerel çalgıyla buluşturma becerisini ise Saadet Partisi Yıldırım İlçe Başkanı Ali Mollasalih başardı.
Son dönemde…
Bursa’da güncel konulara esprili unsurlar katarak özgün muhalefet yapan tek siyasetçi konumunda olan Mollasalih öncelikle, Kıplıkaya Cazibe Merkezi’yle ilgili yapılan açıklamalardan yola çıkarak tarihlerin altını çiziyor:
“Yıl 2005… Kaplıkaya Cazibe merkezi proje yarışması ve tanıtımı yapılıyor. İçinde Dev Akvaryumu, suni balık tutma göletleri, tamamı ahşap görünümlü otopark, yürüyüş bantları yer alan bir hayal…”
Şunları anımsatıyor:
“Yıl 2006… İhalesi yapılıyor. Türk Alman ortaklığı A.M.A inşaat firması kazanıyor ve 18 ayda bitirmeyi taahhüt ediyor. Başkan Keskin de yaklaşık 20 milyon TL’ye mal olacak projeyi 2007 sonunda bitirileceğini ifade ediyor. İhaleyi alan firma işe zamanında başlamıyor ve yeniden ihale ediliyor. İkinci uygun teklifi veren Taşlar Yapı ihaleyi alıyor.”
Devam ediyor:
“Sonra yeniden ihale ediliyor.24.01.2007 tarihinde 7,2 milyar TL’ye Ensar İnşaata veriliyor ve de 2007 Nisan ayında Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün katılımı ve Büyükşehir Belediyesinin söz verdiği 2 milyon TL’lik bağışıyla temeli atılıyor.”
Şunu anımsatıyor:
“Projenin sahibi Yıldırım Belediye Başkanı Sayın Özgen Keskin wowturkey.com internet sitesi forum sayfalarında 11 Ağustos 2007 Saat 19.37 de; ‘Kaplıkaya Türkiye’nin en büyük projelerinden bir tanesidir. Dev akvaryumlarıyla, balık tutma göletleriyle, spor kompleksleriyle, bitki bahçeleriyle yerli ve yabancı birçok turistin uğrak yeri olacaktır. Üç ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm ücretsiz spor ve piknik alanı olup hizmete başlamıştır. İkinci bölüm MiniaYıldırım, Masal Bahçesi, Şehriyar Tesisleri gibi kısımlardan olup hizmete açılmıştır. Üçüncü bölüm ise ihale edilmiş olup inşaatı devam etmektedir. Işık – su – bitkilendirme gibi peyzaj çalışmalarıyla birlikte bir yıl sonra projenin tamamlanması beklenmektedir’ yazarak tarihe not düşüyor.”
Bir başka anımsatma daha yapıyor:
“Yine bizler projenin bitirileceği Ağustos 2008’i beklerken bölüm denetçisi Mimar Mustafa Karakoç’un 08 Kasım 2008 Cumartesi, saat 13.31 de aynı sitede cazibe merkezinin 2007 sonunda bitirilmesi hedeflendiğini ama bitmediğini, cazibe merkezi ne zaman açılacak diye soran bir vatandaşa, ‘Cazibe merkezi inşaatı maalesef planladığı gibi gitmiyor. Müteahhit firmadan kaynaklanan nedenlerle yavaş gidiyor. Belediye olarak düzenli ödeme yapıyoruz. Yasal süre bittikten sonra firma cezalı duruma düşecek. Teslim etmediği her gün için şartnamede belirtilen ceza teminatından veya hak edişinden düşülecektir.
Belediye başkanımız bu proje üzerinde özenle ve önemle üzerinde duruyor, her ay inşaat mahallinde toplantı yapıyor. Umarım kısa sürede bitirilir’
şeklinde cevap veriyor.”

Ardından da…
Doğrudan Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin’e oniki soru yöneltiyor. Üstelik…
Kaplıkaya Cazibe Merkezi önünden seslendirdiği soruların hepsi vuvuzela etkisi yapacak türden:
Bir…
“Cazibe Merkezi henüz daha bitmeden açılışını yaptığınız Miniayıldırım bir tarihi eser görünümüne dönüşmüş, tahrip olmuş. Miniayıldırım ne zaman restore edilecek?”
İki…
“20 Milyon TL’ye mal olacağını belirttiğiniz projeye ne kadar ödeme yaptınız?”
Üç…
“Proje hangi aşamadadır? Tamamlanma oranı kaçtır?”
Dört…
“Böyle dev bir proje yaparken, turistlerin ilk adresi olacağını ifade ettiğiniz Kaplıkaya Cazibe merkezine ulaşımla ilgili hangi projeleriniz var?”
Beş…
“Bursaray’ın fakülte kavşağından Kaplıkaya’ya bir bağlantısı söz konusu mu?”
Altı…
“Teleferik ve Kaplıkaya arasında bir teleferik hattı bu projeye neden dâhil edilmedi?”
Yedi…
“Sayın Cumhurbaşkanımızın Dışişleri Bakanı olarak attığı temeli kendileri hangi makamda bulunurken bitirmeyi düşünüyorsunuz?”
Sekiz…
“Sayın Başkan projenin açılışını Yıldırım Belediyesi internet sitesinin 29.01.2008 tarihinde 2008 yılının yaz aylarında açılacağını ayrıca ifade etmiştir. Bu inşaattaki yasal sürenin bitişi midir?”
Dokuz…
“Bitişi ise yasal süre bittikten sonra şartnamede Mimar Mustafa Karakoç’un belirttiği gibi firmanın ceza teminatından ve hak edişinden düşülmüş müdür? Ne kadar düşülmüştür?”
On…
“Her ay inşaat mahallindeki toplantılarınız devam ediyor mu?”
Onbir…
“Yapılan hafriyatlarla oluşan dev uçurumlarda herhangi bir güvenlik önlemi alınmadığını gördünüz mü?”
Oniki…
“Sayın başkanımız ilk 5 yılına Kaplıkaya Cazibe Merkezi projesiyle başladı. İkinci 5 yıla da bu projeyle başladı. 3 dönem aday olursa Kaplıkaya Cazibe Merkezi yine en önemli proje mi olacak?”
Sorularını bitirdikten sonra da bir uyarı gönderiyor:
“Bu, vuvuzelalarımızı birinci üflememiz. Eğer cevap gelmezse, bu kez Yıldırım Belediyesi önünde ikinci kez üfleyeceğiz.”