ANAP’ın 27. yıldönümü… DP ile birleşen ama ortada kalan kadrolar “gönülleri yaslı ve hasretle” anıyorlar

Siyasete yeniden dönülen, siyasi partilerin kurulmasına izin verilen günlerdi… Yeni partiler, yeni liderleri ve yeni kadrolarıyla yeni umutlara doğru büyük heyecanlarla yelken açıyorlardı.
O sürecin…
Hem Ankara’dan yansıyan gelişmelerini, hem de Bursa’daki tüm ayrıntılarını çok yakından izlemiş bir gazeteci olarak pek çok oluşuma, pek çok girişime, pek çok arayışa tanıklık ettik. Kulislerin hep içinde olduk.
Daha açık söylemek gerekirse…
1983 Mayıs’ında Milliyetçi Demokrasi Partisi, Anavatan Partisi ve Halkçı Parti peş peşe kurulurken, Büyük Türkiye Partisi ve Sosyal Demokrasi Partisi vetolarla boşalan kurucular kurumlu listelerini dolduramazken, Bursa’daki teşkilat çalışmalarında büyük heyecanlar yaşanıyordu.
Bizim için de bu sürecin özel bir anlamı var.
Çünkü…
O tarihe kadar Bursa basınında, bugünün Haber Merkezi olan İstihbarat Servisi dışında yalnızca Spor ve Magazin servisleri vardı. İstihbarat Servisi içinde de polis-adliye, vilayet ve belediye muhabirliği sistemi yürüyordu.
1983’te siyasi partilerin kuruluşunu yakından izlerken, yaptığımızın farkında olmasak bile Siyaset Muhabirliği’nin temellerini attık.
Yani…
1983 Mayıs’ı, partilerin kuruluşları kadar, bizim için de Bursa’nın ilk Siyaset Muhabiri olarak haber kovaladığımız günler anlamına geliyor. Onun için biz de önemsiyoruz.
O partilerden…
İktidar olması için dönemin yönetiminden aldığı destekle kurulan Milliyetçi Demokrasi Partisi 1983 Kasım’ında gene, 1984 Mart’ın yerel seçimlerde büyük hayal kırıklığı yaşadı ve 1987’yi göremeden kapandı.
Halkçı Parti, vetolar nedeniyle ilk genel seçime giremeyen Sodep ile birleşti ve kapandı.
ANAP ise 31 Ekim 2009’a kadar varlığını sürdürdü ve sonra Demokrat Parti çatısı altında yıllarca istenen birleşmeyi sağlamak için kendini kapattı.
Bugün…
Yani 20 Mayıs 2010, DP yapısına katılan, fakat son kongrede kadroları tasfiye anlamına gelecek şekilde ortada bırakılan ANAP’ın kuruluşunun 27. yıldönümü.
Bu özel gün nedeniyle Anavatan’ın son il başkanı, DP’nin de il kongresinden önceki il başkanvekili olan Meliha Bağcıoğulları’ndan duygu yüklü bir mesaj geldi.
Bağcıoğulları mesajında önce 20 Mayıs’ın önemine dikkat çekiyor:
“Anavatan Partisi, 20 Mayıs 1983 yılında Türkiye’nin demokrasi açısından kritik bir döneminde kurulmuş, kurulmasıyla birlikte iktidara gelmiş ve Türk siyasi hayatındaki yerini almıştır.”
Partisini şöyle tanımlıyor:
“Modernlikle muhafazakarlığı, milliyetçilikle evrenselliği ,liberalizmle sosyal adaletçiliği, devletin temel nitelikleri ile milletin vazgeçilmez değerlerini en idealist şekilde buluşturan siyaset anlayışı ile ANAP, Türkiye’nin değişimci, yenilikçi ve yaratıcı gücünü temsil etmiştir.”
Bugünkü durumla karşılaştırma yapıyor:
“Bugün toplumumuzda siyasetten dine kadar her konuda yeni kavramların ortaya atıldığını, bazı kavramların da bilerek içinin boşaltıldığını görüyoruz. Değerlerimiz ve kurallarımız değişti.”
Ardından…
“İletişimin her şeye yön verdiği şu günlerde toplum her türlü çağrıya kulak kesilmeye hazır” diyor ve “değişim” kavramına tanım getiriyor:
“Karşılıklı suçlamalarla değişim; fanatik tutumların, toplu eylemlerin meydan okuyucu gösterilerine hazır bir ortam yaratmış durumda. Sivil toplum örgütleri, üniversite, yargı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve siyaset kurumlarının yıpratılması tüm değerlerimizi ters yüz ediyor.”
Sonra da…
Süreç içinde Anavatan Partisi kadroları olarak sahip oldukları anlayışı “Bütün bu olumsuz gelişen olaylar karşısında, ülkemize ve milletimize karşı olan sorumluluğumuzu bilerek ‘ne yapmalı’ dedik, ‘çare’ dedik” sözleriyle sergiliyor ve çare kelimesini tanımlarken Anavatan-DP birleşmesine sözü getiriyor:
“Öyleyse çare; çözümlerde ortak aklı sağlamak. Bunun için de aynı felsefede, aynı düşüncede olan iki gücü, enerjiyi, tecrübeyi ve ortak aklı birleştirmek, güç birliği sağlamak için çok sevdiğimiz, çok inandığımız partimizi 31 Ekim 2009’da kapatarak DYP ile DP çatısı altında birleştik.”
Birleşme sürecini şöyle tanımlıyor:
“Umut alabilmek için tüm önyargılarımızı, çelişkilerimizi bir tarafa bırakıp, içimiz buruk ama ülke adına bir şeyler yapıyor olmanın heyecanıyla kapılarımızı kapatıp yeni yol arkadaşlarımızla birlikte olduk. Kuruluşumuzdan itibaren siyasetin sivriliklerinden arınmış, her türlü hesaptan uzak, hoşgörülü, uzlaşmacı, samimi ve çok iyi niyetle bu birleşmeye destek olduk.”
Son sözlerinde ise…
Birleşme sonrası yaşadıkları nedeniyle birleşmeye duydukları kırgınlığı sergiliyor:
“Bugün 20 Mayıs. Güzel ülkemin tam 26 yılına damgasını vurmuş güzel partim yok. İçimiz buruk, gönlümüz yaslı olarak kuruluş yıldönümümüzü hasretle anıyoruz.”
Bu arada…
DP-Anavatan birleşmesi sonrası DP Genel İdare Kurulu’nda Anavatan kanadını temsilen görev alan, ancak kent dışında bulunması nedeniyle il kongresine ve Biçen’in il başkanlığını devraldığı törene katılamayan Orhan Efe bugün saat 14.00’te DP İl Başkanlığı’nı ziyaret edecek.
Zişyarette…
Bugünün özelliği nedeniyle ANAP Kurucu Genel Başkanı rahmetli Turgut Özal’ın bir portresini DP İl Başkanı Abdullah Biçen’e armapan edecek.