Cargill ilk günden bu yana Bursa’da en çok tartışılan yatırımlar arasında yer aldı.
Üstelik…
Sivil toplum örgütlerinin topluca karşı çıktıkları ilk yatırım olduğunu bile eklemek gerekiyor.
Zaman içinde gündeme gelen iddialar var. Bu iddialar suçlama boyutuna da ulaştı.
Cargill yönetimi iddia ve suçlamalara cevaplar verdi. Bunların kimi kabul gördü, kimi ise karşı çıkanları yolundan vazgeçirmeye yetmedi.
Dahası…
Cargill için yapılan plan değişiklikleri pek çok kez yargı önünde dava konusu oldu. Ama bu arada tesis tamamlandı ve üretime başladı.
İşte…
Cargill için yapılan plan değişikliklerinin iptali ve tesis hakkındaki yıkım kararı da bu davalardan biri.
Ne var ki…
Mahkemenin verdiği yıkım kararının uygulanmaması, Bursa Barosu’nun başı çektiği davacılar tarafından yeni bir dava konusu oldu.
Davacılar önce yerel mahkemeye başvurup, yargı kararlarını uygulamayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte dönemin Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen, yine dönemin Bursa Valisi Oğuz Kağan Köksal ve dönemin Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Turgut hakkında tazminat talebinde bulundular.
İstekleri yerel mahkeme tarafından reddedilen davacılar bunun üzerine Yargıtay’a itirazda bulundular.
İşte…
Yargıtay Hukuk Kurulu bundan sonraki pek çok benzer davayı ilgilendiren, hatta hukuk tarihine geçen çok önemli bir örnek karar verdi.
Çünkü…
Davacıların, mahkeme kararını uygulamayıp fabrikayı yıkmayan görevlilere tazminat isteğini reddeden yerel mahkeme kararına yaptığı itiraz Yargıtay Hukuk Kurulu tarafından kabul edildi.
Dahası…
Emir vererek yargı kararını uygulamadığı iddia edilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Bakan Ergezen, Vali Köksal ve Başkan Turgut’un bu nedenle tazminat ödemeleri gerektiğine hükmetti.
Karardan çıkan ilginç bir sonuç da şu:
“İdare hukukunun genel kuralları içinde asıl olan, bir idari kararın iptali halinde, iptal edilen karardan önceki durumun sağlanmasıdır. İptal edilen idari kararlar nedeniyle fabrika tamamen izinsiz ve ruhsatsız hale gelmiş olduğundan faaliyetine son verilmesi gerekir.”
Karar bu.
Ancak…
Dünya üzerindeki küresel sermayenin önemli firmalarından biri olan, üretiminin büyük bölümü ihraç edilen, geçen süreç içinde Türk ve Amerikan devlet adamlarının görüşmelerinde sürekli gündeme gelen, hatta Beyaz Saray’daki baş başa görüşmelerde masaya konduğu yolunda iddialar bulunan Cargill’i bu saatten sonra yıkabilmek de pek kolay görünmüyor.
O nedenle…
Yargıtay’ın kararının, bundan sonrasına yönelik yeni spekülasyonları ve polemikleri de beraberinde getireceğini söylemek mümkün.
Ama…
Ortada bir de “Şeriatın kestiği parmak acımaz” anlayışı var. Hele bu şeriatın keseceği parmak ülke yönetiminin başındaki Başbakan ile bir bakan, vali ve belediye başkanının olunca işin önemi doğal olarak artıyor.
Daha açık söylemek gerekirse, Türkiye’de ilk kez bir Başbakan yargı kararını uygulamamaktan tazimat ödemek zorunda olacak.
Zaten…
Yargıtay Hukuk Kurulu kararının hukuk tarihine geçme nedeni de bu.
Üstelik…
Bu yargılamanın sonucu belli: Mahkeme Başbakan ve diğer görevliler için belli bir miktar tazminat öngörecek.
Belli olmayan tek şey, yerel mahkemenin ne kadar tazminata hükmedeceği.