Alışveriş merkezleri ve çarşıda Arap turist bereketi Arap turistler bu yıl geri döndü. Türsab eski başkanı Hasan Erdem`e göre bu yaz Bursa`ya 40-50 bin arası Arap turist geldi. Üstelik, Arap turistler alışveriş merkezleri ve çarşılara da bereket getirdi…
Yıllar önceyi anımsıyoruz… Daha doğrusu, çocukluk günlerimizden aklımızda kalan görüntüler var.
O yıllarda…
Otel sayısının yok denecek kadar az olduğu Bursa’da, Çekirge’deki pansiyonların tamamı Arap turistlerle doluydu.
Kimi kaplıcalara girer, kimi çarşıda alışveriş yapar, kimi günübirlik turlarla Uludağ ya da denize giderdi.
Ardından…
Arap turistler ev kiralamaya başladılar. Bunda da Çekirge, Altıparmak ve Çarşamba Pazarı olarak adtandırdığımız Darmstadt Caddesi civarı tercih yoğunluğu yaşadı.
Sonra…
Ortadoğu savaşlarla karıştı, Arap turistler ortadan kayboldu.
Açıkçası…
Bursa’dan ayağını çeken Arap turistlerin eksikliği çok hissedildi.
Bu yıl…
Geri geldiklerini görüyoruz. Yine yollarda dolaşan, alışveriş merkezlerini gezen Arap turistlere rastlıyoruz.
Dün bu konuyu Türsab eski başkanı Hasan Erdem ile konuştuk.
“Bursa’ya bu yaz 40-50 bin arası Arap turist geldi” dedi. Doğrusu istenirse, iyi bir rakam.
Erdem, sahibi olduğu turizm firmasıyla Arap turistlere servis taşımacılığı hizmeti veriyor, organizasyonlar yapıyor. O nedenle, geniş bilgiye sahip.
Gözlemi şu:
“Sabahları minibüslerle Arap turistleri otelleri ya da kaldıkları evlerden alıp alışveriş merkezleri ve çarşıya götürüyoruz. Oralardan önemli oranlarda alışveriş yapıyorlar.”
Adlarını da verdi:
“Korupark, As Merkez, Zafer Plaza, Kent Meydanı ile Kapalıçarşı ve devamındaki çarşılarda Arap turist bereketi yaşandığını söyleyebilirim.”
İlanla akla gelen soru: Mudanya-Burgaz sahiline ne yapılacak?
İlanı, Radikal gazetesinin Bursa’ya yönelik hazırladağı ve pazar günü dağıttığı Bursa Yapı Yaşam ekinde gördük.
Ekte…
Mudanya Belediyesi logosuyla tam sayfa yer alıyordu.
Doğrusu…
“Mudanya-Güzelyalı Sahil Bandı Kentsel Tasarım ve Rekreasyon Uygulama Projesi” başlığını taşıyan ve bir çeşit kamu duyurusu görüntüsü veren ilanda fotoğraflarla desteklenmiş bilgiler veriliyor.
Fotoğraflar iki çeşit…
Kimili, proje gerçekleştiğinde çıkacak görüntüyü veren tasarım çizimleri. Kimileri de sahilin mevcut durumunun görüntüleri.
İşte…
Bu ilanda Mudanya Belediyesi öncelikle aynen şu bilgiyi veriyor:
“Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından; Bursa İli Mudanya İlçesi ve Güzelyalı Belde Beladiyesi sınırları içerisinde, Doğuda Güzelyalı Feribot İskelesi – Batıda Mudanya Balıkçı Barınakları ve devamındaki sahil şeridini kapsayan yaklaşık 7.2 km. uzunluğundaki alan için Kentsel Tasarım Projesi hazırlanmıştır.”
Ardından…
Proje hedefine yönelik değerlendirmeler yapılıp şu bilgiye yer veriliyor:
“Hazırlanan Kentsel Tasarım Projesinde asgari düzeyde deniz dolgusu yapılmasına özen gösterilmiştir. Ancak zorunlu yerlerde mevcut sert zemin yaya alanlarını arttırmak ve yaya hareketlerini kolaylaştırmak amacıyla minimum dolgu ve platformlar ile alanlar kazanılmıştır.”
Şu rakamlar veriliyor:
Öneri dolgu alanı 27 bin 920 metrekare, platform 9 bin 300 metrekare, ahşap iskele 2 bin 025 metrekare.
Tasarım ilkeleri de sıralandıktan sonra kumsalların yeniden canlandırılmasına vurgu yapılıyor ve şu bilgiler sıralanıyor:
“Mudanya-Güzelyalı sahil bandı üzerinde çeşitli odaklar oluşturulmuş, kentin tümünden alana giriş noktaları tasarlanmıştır. …Yeşil alan gereksinimi alan genelinde küçük parklar ve ağaç kümeleriyle, mevcut dolgu alanında ise büyük bir kent parkıyla giderilmeye çalışılmıştır.”
Rakamlar da var:
Mudanya-Burgaz sahil bandında 150 metre arayla büfeler yer alıyor. Toplam 13 kafe ve 49 büfe tasarlanan projede üç de yaya aksı var.
••••••••••
Söyleceğimiz şu:
Benzerine daha önce rastlamamış olsak da, Mudanya Belediyesi’nin proje ilanını nasıl ve nerede yayınlayacağına elbette hakkı var.
Ancak…
Aklımıza takılan sorulardan biri şu:
Büyükşehir Belediyesi geçen dönem de aynı güzergahta sahil düzenlemesi projesi hazırlamıştı.
O projede…
Bu ilanın yayınlandığı gazetenin de yer aldığı Grup tarafından eski Petrol Ofisi dolum tesislerinin yerine yapılacak turizm ve ticaret merkezi önüne yat limanı tasarlanmıştı.
Biz de…
3.5 kilometre batısında Burgaz ve 3.5 kilometre doğusunda Arnavutköy yat limanları varken, buraya yat limanı düşünülmesinin nedenini merak etmiştik.
Acaba…
Bu düzenleme içinde de aynı proje yer alıyor mu?
Gerçi…
Deniz Parkı olarak düşünülen ve halen üzerinde Mudanya Pazarı’nın kurulduğu dolgu alanı da söz konusu tesisin önü. Ama, iki proje arasındaki farkı yine merak ediyoruz.
Ayrıca…
Çizimleri gösteren fotoğraflarda çok sayıda denize çıkıntı gördük. Bunların nerelere ve nasıl yapılacağı da merak konusu.
Çünkü…
Hızlı feribotun çalışmaya başlamasıyla birlikte kumunu yitiren Burgaz sahillerinin plaj özelliği kalmadı. Bu çıkıntılar kum tutma amaçlıysa sorun yok. Fakat, üzerleri kafe ya da çay bahçesi düşünülmüşse ayırı bir yoğunluk oluşturur.
Kafamıza takılan bir soru da, ilanda kentin her yerinden sahile ulaşım bağlantısı ifadesi.
Burgaz sahili yıllardır araç trafiğine kapalı. Eğer burası yeniden araçlara açılırsa, sahilin huzuru kaçar.
Sonuçta…
Mudanya Belediyesi ilanında vurgulandığı gibi, Mudanya-Güzelyalı ya da halk dilindeki adıyla Burgaz sahili Bursa kent merkezinin denize en yakın noktası olarak ortak kullanımı.
O bakımda…
Yapılmak istenen proje hakkında kuşkuların giderilmesi için kamuoyunun daha ayrıntılı bilgilendirilmesinde yarar görüyoruz.
Adliye Sarayı ve gerilen sinirler
Düşüncemizi en baştan açık açık söyleyelim:
Adliye Sarayı’nın kente uzak bir noktada olmasını doğru bulmuyoruz. Ankara Yolu’nda, Otosansit yanında, Karayolları Şantiyesi olarak kullanılan araziye Adliye Sarayı yapılması düşüncesine o nedenle katılmıyoruz.
Dahası…
Bursa Barosu’nun “Adliye Sarayı kent merkezinde olmalı” tezini destekliyoruz.
Ancak…
Adliye Sarayı yapılması düşünülen yerle ilgili olarak Bursa Barosu Başkanı Zeki Kahraman’ın yaptığı açıklamaları ve Devlet Bakanı Faruk Çelik’e yönelik suçlamaları “fazla sert” ve “haksızlık” olarak kabul ediyoruz.
Hele…
Bu sert suçlamaların bir espri amaçlı bir ifadeye cevap olmasını anlayamıyoruz.
Çünkü…
Bu kente hizmet veren, kent sorunlarının çözümü için kendini ortaya koyan bir siyasetçiyi, bugünkü görevi nedeniyle “din işlerinden sorumlu bakan” diyerek küçümsemeyi, hukuk ve adaleti temsil eden bir meslek örgütü başkanına yakıştıramıyoruz.
Çelik’in rant hesapları yaptığı anlamına gelen ifadeleri doğru bulmadığımız gibi yadırgıyoruz.
Evet…
Bu kentte, bu kent için yapılacak her şey kamuoyu önünde tartışılmalı ve ilgili tüm çevrelerin desteğiyle adım atılmalı.
Son dönemlerde atılan kimi adımlar bizi umutlandırıyor. Gün gelecek her sorunu el ele hep birlikte çözeceğiz.
Ama…
Siyasi otorite ile Baro’nun çarpıştığı görüntüsüne üzülüyoruz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Olay Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. 19-08-2009