CHP de seçim stratejisi belirledi:

CHP de seçim stratejisi belirledi: Hatalı projeler  CHP`de Büyükşehir ve 7 merkez ilçenin adaylarıyla 3.5 saatlik toplantıda seçim stratejisi belirlendi. Kampanya “hatalı projeler” üzerine kurulurken, Büyükşehir ve Osmangazi`nin 25 projesi listeye alındı…

Cumhurniyet Halk Partisi İl Başkanlığı’ndaki toplantı dün saat 10.00’da başladı ve 13.30’a kadar sürdü.

Toplantıya CHP İl Başkanı Gürhan Akdoğan başkanlık ediyordu. Bir yanında Parti Meclisi Üyesi Ali Nihat Irkörücü, diğer yanında Büyükşehir Adayı Sena Kaleli oturuyordu.

Karşılarında ise…

CHP’nin 7 merkez ilçedeki belediye başkan adayları olarak Osmangazi Adayı Denizhan Sezgin, Yıldırım Adayı Bahattin Kuşoğlu, Nilüfer Adayı Mustafa Bozbey, Gemlik Adayı Fatih Mehmet Güler, Mudanya Adayı Emir Ali Usta, Gürsu Adayı İlyas Kaleş ve Kestel Adayı Ergün Aksoy vardı.

Ayrıca…

Şehir Plancıları ve Mimarlar odalarından toplam 6 kişilik teknik heyet de toplantıya katılmıştı.

3.5 saatlik toplantıda öncelikle, CHP’nin Büyükşehir seçiminde izleyeceği strateji belirlendi:

Hatalı projeler.

Bunun için de iki ayrı çalışma yapıldı.

İlkinde…

Büyükşehir Belediye Başkanı Hikmet Şahin’in, parti değiştirinceye kadar olan süreçte AK Partili belediye başkanı olarak yaptıkları ele alındı.

İkincisinde de…

AK Parti’nin yeni dönem adayı Recep Altepe’nin Osmangazi Belediye Başkanı olarak yaptığı projeler incelemeye alındı.

Sonuçta…

Seçim kampanyası süresince “hatalı projeler” olarak işlenecek ve Bursalılar’a anlatılacak 25 proje de toplantıda liste halinde alt alta yazılıp belirlendi.

Böylece…

Kamuoyuna açıklanacak “hatalı projeler” listesinin teknik ekipce ayrıntılarının hazırlanmasına sıra geldi.

Kömbe iddialı ve ısrarcı

Anavatan Partisi İl Başkanı Ahmet Kömbe’nin iddiasına 10 Ocak 2009 günü yer verirken “pek bir şey çıkmayacağını” düşünüyorduk.

“Kimler adaylık şansını kaybetti?” başlıklı o yazıda Kömbe şunları söylüyordu:

“Aldığım bilgiye göre, bir partide temayül ya da önseçime girenlerin bir başka parti adayı olabilmeleri için bugün (dün) saat 17.00’ye kadar partilerinden istifa etmeleri gerekiyordu. Çünkü Yüksek Seçim Kurulu’nun takvimi böyle. Yani, AK Parti’de aday adayı olarak temayüle girip de istifa etmeyenler için bir başka partinin adaylık yolu kapandı.”

Dünkü gazetelerde yer alan haberlere bakılırsa, AK Parti Genel Merkezi, aday gösterilmemeleri üzerine başka partilere geçenler için Yüksek Seçim Kurulu’na başvurmaya hazırlanıyor.

Üstelik…

Bir de emsal karar var. 2004’te CHP’den aday olamayınca SHP’ye geçen Konak Belediye Başkanı, hakkındaki CHP itirazı nedeniyle seçime girememiş.

Anavatan İl Başkanı Ahmet Kömbe dün yine aradı.

Bu kez…

Siyasi Partiler Kanunu’nun 40. maddesinin üçüncü paragrafını okudu:

“Bir kimse, bir partiden önseçim veya merkez adaylığı yoklamasına katıldıktan sonra başka bir partiden merkez adayı gösterilemez ve partisinden istifa etmedikçe bağımsız aday olamaz.”

Şu noktada Kömbe iddialı ve ısrarcı:

“AK Parti’den DP’ye geçen Hikmet Şahin ve Yakup Aktaş aday olamazlar.”

DP Yıldırım için çalışıyor

Demokrat Parti, yakın zaman öncesine kadar seçimlere yönelik arayıştaydı.

Büyükşehir için Feridun Pehlivan’la konuşulmuş, ancak Pehlivan’ın istediği ortam oluşmadığı için sonuca ulaşılamamıştı. Sonra Yavuz Yenidünya ile anlaşmaya varıldı.

O süreçte, merkezden yalnızca Nilüfer’de Salih Tetikcan’ın adaylığı belliydi.

Fakat…

Büyükşehir Belediye Başkanı Hikmet Şahin’in geçişiyle DP’ye hareket geldi. Yakup Aktaş da bir anda Osmangazi adayı oldu.

Büyükşehir, Osmangazi ve Nilüfer’de sorunu çözen DP şimdi Yıldırım için çalışıyor.

Önce, DYP’de kurucu Yıldırım ilçe başkanlığı yapan AK Parti’li il genel meclisi üyesi Ali Cakalıoğlu düşünüldü ama teklif aşamasına bile gelinemedi.

Kulislerde şimdi de, bir dönem Anavatan’da Yıldırım ilçe başkanlığı yapan Fahrettin Demirtaş konuşuluyor.

Stadyum konusu, tartışma alışkanlığı için güzel bir başlangıç olabilir mi?

Bu sütunların okurları, stadyumla ilgili yazılarımızı 2006 Kasım’ından buyana okuyorlar.

Biraz daha iddialı olmak gerekirse…

Atatürk Stadı’nın Buttim yanında yeniden inşa edilmesinin planlandığını, yerine de çok katlı otel, recidence ve alışveriş merkezi amaçlandığını ilk bu sütunlardan okudular.

Konu kamuoyunun gündemine ilk geldiğinde, çok küçük bir çevre düşünce açıklamıştı.

İlk olarak…

1994-1999 döneminde Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan Erdem Saker itiraz etmiş ve yazdıklarımızı desteklemişti. Saker, stadyumun yerine yapılacaklara da, yeni stadyumun yapılmasınığn düşünüldüğü yere de itiraz etmişti.

İkinci tepkiyi ise, dönemin Cumhuriyet Halk Partisi Osmangazi İlçe Başkanı Ahmet Memişoğulları vermişti.

Nedense…

Meslek odaları konuya başlangıçta pek ilgi göstermediler.

Ama…

Semih Pala planlamanın arkasını çözen yaklaşımıyla tehlikeyi işaret edenler arasında yerini aldı.

Kısa adı Gümçed olan Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği başından beri stadyumun yıkılıp şehir dışına çıkarılmasına karşı çıktı.

O süreçte…

Bursa kamuoyunda sağlıklı bir tartışma ortamı ne yazık ki oluşmadı. Kapalı kapılar arkasındaki bir takım planlamalar, gazete sütunlarının dışına çıkamadı.

Buna karşın…

Bazı çevreler yazdıklarımızı, “Bursa’nın ve Bursaspor’un modern bir stadyuma sahip olması ve bundan yararlanmasına karşı çıktığımız” şeklinde algıladı.

O günlerde çok sık olarak “Bursaspor’un menfaatini neden engellediğimiz?” sorgulandı.

Üzülerek söylemek gerekirse…

Kendilerini bir taraflarından konunun içinde kabul eden kimileri bugün bile “Bursa’nın modern bir stada sahip olması neden engellendi?” diyerek kafa bulandırma ve kentin geleceğini savunanları şaibe altında bırakma çabalarını sürdürüyorlar.

••••••••••

Neyse…

Konu artık bambaşka boyutuyla Bursa kamuoyunun önünde duruyor.

Onu da…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 Aralık’taki Şehreküstü konuşmasında hiç planlanmamışken stadyumla ilgili görüş açıklamasına borçluyuz.

Belli ki…

Erdoğan daha önce stadyumun yerinde kalması talimatını unuttuğu için, “şehir dışına çıkarılması” hedefini gösterdi. Bunu Ankara’da da biraz düzelterek tekrarladı.

Ancak…

2.5 yıl önceki teknik sessizlik ortamına karşın bugün stadyum ve yeriyle ilgili çok önemli tartışmalara tanıklık ediyoruz.

Bunu da çok önemsiyoruz.

Dahası…

20 Aralık 2009 günü bu sütunlarda, stadın yerinde yapılmasını isteyen Bursaspor taraftarına destek açıkladığımız yazıdan sonra okurlardan gelen elektronik postaların çokluğuna şaşırdığımızı söylemek istiyoruz.

Öyle ki…

Bursalı olup, İstanbul’da çalışanlardan bile stadyum yeriyle ilgili görüşler geliyor.

İşte en önemli nokta da burası zaten:

Akademik odalarıyla, teknik uzmanlarıyla, sivil toplum örgütleriyle, siyasileriyle ve yaşayanlarıyla Bursa stadyum konusunu ciddi bir şekilde tanrtışmaya başladı.

Bursa’nın bugüne kadarki en büyük eksiği, kentle ilgili konuların tartışılmaması ya da tartıştırılmamasıydı.

İlk kez…

Bir kent konusu çok geniş kapsamda tartışmaya açılmış gibi gözüküyor. Bunu da stadyuma borçluyuz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Olay Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. 22-01-2009